ÂLİ İMRÂN-10

Anasayfa » ÂLİ İMRÂN Suresi » ÂLİ İMRÂN-10
share on facebook  tweet  share on google  print  

ÂLİ İMRÂN-10

"ÂLİ İMRÂN Suresi" için, toplam 1 sonuç arasından 1 - 1 arası sonuçlar

<<<<<3/ÂLİ İMRÂN-10>>>>>

Bismillâhirrahmânirrahîm

إِنَّ الَّذِينَ كَفَرُواْ لَن تُغْنِيَ عَنْهُمْ أَمْوَالُهُمْ وَلاَ أَوْلاَدُهُم مِّنَ اللّهِ شَيْئًا وَأُولَئِكَ هُمْ وَقُودُ النَّارِ

İnnellezîne keferû len tuğniye anhum emvâluhum ve lâ evlâduhum minallâhi şey’â(şey’en), ve ûlâike hum vekûdun nâr(nâri).

Muhakkak ki Allah'tan gelen bir şeye (azaba) karşı, kâfirlere, onların malları ve evlâtları asla bir fayda vermez. Ve işte onlar, onlar ateşin yakıtıdırlar. 
1. inne : muhakkak ki
2. ellezîne keferû : inkâr edenler, kâfirler
3. len tugniye : asla fayda etmez
4. an-hum : onlardan
5. emvâlu-hum : onların malları
6. ve lâ : ve değil, olmaz
7. evlâdu-hum : ve onların evlâtları
8. min allâhi : Allah'tan
9. şey'en : bir şey
10. ve ûlâike : ve işte onlar
11. hum : onlar
12. vakûdu : yakacak, yakıt
13. en nâri : ateş

AÇIKLAMA

Bismillâhirrahmânirrahîm

Allah'a inanan bir insan Allah'a ulaşmayı dilememişse o kâfir hüviyetindedir.

30/RÛM-31: Munîbîne ileyhi vettekûhu ve ekîmûs salâte ve lâ tekûnû minel muşrikîn(muşrikîne).

O'na (Allah'a) yönelin (Allah'a ulaşmayı dileyin) ve O'na karşı takva sahibi olun. Ve namazı ikame edin (namaz kılın). Ve (böylece) müşriklerden olmayın.

30/RÛM-32: Minellezîne ferrakû dînehum ve kânû şiyeâ(şiyean), kullu hızbin bimâ ledeyhim ferihûn(ferihûne).

(O müşriklerden olmayın ki) onlar, dînlerinde fırkalara ayrıldılar ve grup grup oldular. Bütün gruplar, kendilerinde olanla ferahlanırlar.

34/SEBE-20: Ve lekad saddaka aleyhim iblîsu zannehu fettebeûhu illâ ferîkan minel mûminîn(mûminîne).

Ve andolsun ki iblis, onlar üzerindeki zannını (hedefini) yerine getirdi. Böylece mü'minleri oluşturan bir fırka (Allah'a ulaşmayı dileyenler) hariç, hepsi ona (şeytana) tâbî oldular.

Kâfirlere malları, evlatları bir fayda vermez. Allah'a ulaşmayı dilemedikleri için yapmış oldukları amelleri de heba olmuştur.

18/KEHF-105: Ulâikellezîne keferû bi âyâti rabbihim ve likâihî fe habitat a’mâluhum fe lâ nukîmu lehum yevmel kıyameti veznâ(veznen).

İşte onlar, Rab'lerinin âyetlerini ve O'na mülâki olmayı (ölmeden evvel ruhun Allah'a ulaşmasını) inkâr ettiler. Böylece onların amelleri heba oldu (boşa gitti). Artık onlar için kıyâmet günü mizan tutmayız.

Bunun neticesinde hasenat tartıları hafif geleceği için gidecekleri yer ateştir.

23/MU'MİNÛN-103: Ve men haffet mevâzînuhu fe ulâikellezîne hasirû enfusehum fî cehenneme hâlidûn(hâlidûne).

Ve kimin mizanı (sevap tartıları) hafif gelirse, işte onlar, nefslerini hüsrana düşürenlerdir. Onlar, cehennemde ebediyyen kalacak olanlardır.

23/MU'MİNÛN-104: Telfehu vucûhehumun nâru ve hum fîhâ kâlihûn(kâlihûne).

Onların (ızdıraptan) ekşimiş olan yüzlerini ateş yalar.

3/ÂLİ İMRÂN-10

Bismillâhirrahmânirrahîm

İmam İskender Ali Mihr : Muhakkak ki Allah'tan gelen bir şeye (azaba) karşı, kâfirlere, onların malları ve evlâtları asla bir fayda vermez. Ve işte onlar, onlar ateşin yakıtıdırlar.
Diyanet İşleri : Şüphesiz, inkâr edenlere, ne malları, ne de evlatları Allah’a karşı hiçbir fayda sağlar. Onlar ateşin yakıtıdırlar.
Abdulbaki Gölpınarlı : Kâfir olanları, Allah katında, ne malları birşeyden kurtarabilir, ne evlâtları. Onlardır ateşin yakacağı kişiler.
Adem Uğur : Bilinmelidir ki inkâr edenlerin ne malları ne de evlâtları Allah huzurunda kendilerine bir fayda sağlayacaktır. İşte onlar cehennemin yakıtıdır.
Ahmed Hulusi : Muhakkak ki kâfirlere (inkârcılara), Allâh'tan açığa çıkacak şeye karşı ne malları ne de evlatları yarar sağlamaz. Bunlar ateşin yakıtıdırlar.
Ahmet Tekin : Kulluk sözleşmesindeki ortak taahhüdünü, Allah’a iman, kulluk ve sorumluluk bilincini şuuraltına itip örtbas ederek Allah’ı, peygamberlerini ve Allah’a imanın gerektirdiği esasları inkârda ısrar edenlerin, kâfirlerin ne malları, ne evlâtları Allah’tan gelecek bir şeyi, bir cezayı asla engelleyemeyecektir. Onlar, işte onlar ateşin yakıtıdır.
Ahmet Varol : Kâfirlerin malları ve çocukları Allah'a (Allah katından gelecek azaba) karşı kendilerine bir şey sağlamayacaktır. İşte bunlar ateşin yakıtlarıdır.
Ali Bulaç : Şüphesiz inkâr edenler, onların malları da, çocukları da kendilerine Allah'tan (gelecek azaba karşı) hiç bir şey kazandırmaz. Ve onlar ateşin yakıtıdırlar.
Ali Fikri Yavuz : Şu (mal ve evlâtlarıyla öğünen ve peygamberin mal ve evlâdı yoktur, diye dil uzatan) kâfirler var ya! Muhakkak ki onlardan ne malları, ne de evlâdları, Allah’dan gelecek hiç bir azâbı geri çeviremez; ve işte onlar, cehennemde ateşin çırasıdırlar.
Bekir Sadak : Inkar edenlerin mallari ve cocuklari, Allah'a karsi onlara bir sey saglamaz. Iste onlar atesin yakitlaridir.
Celal Yıldırım : Şüphesiz ki o küfredenlerin (hakkı inkâr edip sapıklıkta kalanların) ne malları, ne de çocukları onları Allah yanında hiçbir şey ile müstağni kılıp (O'nun vereceği cezadan) kurtaramıyacaktır. İşte onlar ateşin yakıtlarıdır.
Diyanet İşleri (eski) : İnkar edenlerin malları ve çocukları, Allah'a karşı onlara bir şey sağlamaz. İşte onlar ateşin yakıtlarıdır.
Diyanet Vakfi : Bilinmelidir ki inkâr edenlerin ne malları ne de evlâtları Allah huzurunda kendilerine bir fayda sağlayacaktır. İşte onlar cehennemin yakıtıdır.
Edip Yüksel : İnkarcıların ne paraları ne de çocukları ALLAH'a karşı hiç bir yarar sağlamaz. Onlar ateşin yakıtıdır.
Elmalılı Hamdi Yazır : O küfredenler, muhakkak ki onlara ne malları ne evlâdları Allahdan zerrece faide vermiyecektir, onlar o ateşin çırasıdırlar.
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : O inkar edenlere muhakkak ki ne malları, ne çocukları Allah'a karşı zerre kadar fayda vermeyecektir. Onlar, o ateşin çırasıdırlar.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : Gerçek şu ki, kâfirlere, Allah'tan gelecek bir zararı, ne malları, ne de evlatları engelleyemez. İşte onlar, o ateşin yakıtı olacaklar.
Fizilal-il Kuran : Kafirlere gelince onların ne malları ve ne de evlatları Allah'ın karşısında hiç bir işlerine yaramaz. Onlar Cehennem ateşinin yakacağıdırlar.
Gültekin Onan : Şüphesiz kafirler, onların malları da, çocukları da kendilerine Tanrı'dan (gelecek azaba karşı) hiç bir şey kazandırmaz. Ve onlar ateşin yakıtıdırlar.
Hasan Basri Çantay : O küfredenler (yok mu?), ne malları, ne evlâdları Allah yanında onları hiç bir şeyden asla kurtaramaz, işte onlar, (evet) onlar ateşin yakacağıdır.
Hayrat Neşriyat : Şübhesiz ki inkâr edenlerin ne malları ne de evlâdları, Allah’(ın azâbın)a karşı kendilerine hiçbir şeyle fayda vermeyecektir! (Cehennem) ateşin(in) yakacağı olanlar da işte ancak onlardır.
İbni Kesir : Doğrusu küfredenlerin; malları ve çocukları Allah'a karşı onlara bir şey sağlamaz. Ve onlar ateşin yakıtıdırlar.
Muhammed Esed : Hakikati inkara şartlanmış olanlara gelince, ne dünya malları ne de çocukları Allah'a karşı onlara en ufak bir fayda sağlamaz: İşte onlardır ateşin yakıtı olanlar!
Ömer Nasuhi Bilmen : O kimseler ki kâfir oldular, onların malları ve evlatları onlar için Allah Teâlâ'nın nezdinde hiçbir fayda vermez ve onlar işte ateşin çırasıdırlar.
Ömer Öngüt : İnkâr edenler var ya, onların ne malları ne de çocukları Allah'a karşı hiçbir fayda sağlamaz. Onlar ateşin yakıtıdırlar.
Şaban Piriş : Şüphesiz kafir olanlar, onların malları da, çocukları da Allah’a karşı zerre kadar kendilerine fayda sağlamayacaktır. İşte bunlar, ateşin yakıtı olanlardır.
Suat Yıldırım : Dini inkâr edenlerin ne malları ne de evlatları, müstahak olmaları sebebiyle Allah’ın vereceği cezayı önlemede, kendilerine asla fayda veremezler. İşte onlar cehennemin yakıtıdırlar.
Süleyman Ateş : İnkâr edenler var ya, ne malları, ne de çocukları onlara, Allah'a karşı hiçbir yarar sağlamaz. Onlar ateşin yakıtıdırlar;
Tefhim-ul Kuran : Şüphesiz küfredenler, onların malları da, çocukları da kendilerine Allah'tan (gelecek azaba karşı) hiçbir şey kazandırmaz. Ve onlar ateşin yakıtıdırlar.
Ümit Şimşek : İnkâr edenlere gelince, Allah'ın azabından kurtulmak için ne mallarından bir yarar görürler, ne evlâtlarından. Onlar Cehennem ateşinin çırasıdırlar.
Yaşar Nuri Öztürk : Küfre sapanlara gelince, onların malları da çocukları da Allah'a karşı kendilerine hiçbir yarar sağlamayacaktır. Onlar, işte onlar, ateşin yakıtıdırlar.
Kaynak : İmam İskender Ali Mihr
Tür : Diğer Tarih : 30.10.2018
[ Tüm yazılara ulaşmak için burayı tıklayınız. ]

1, 2, 3, 4, 5, 6, 7, 8, 9, 10, 11, 12, 13, 14, 15, 16, 17, 18, 19, 20, 21, 22, 23, 24, 25, 26, 27, 28, 29, 30, 31, 32, 33, 34, 35, 36, 37, 38, 39, 40, 41, 42, 43, 44, 45, 46, 47, 48, 49, 50, 51, 52, 53, 54, 55, 56, 57, 58, 59, 60, 61, 62, 63, 64, 65, 66, 67, 68, 69, 70, 71, 72, 73, 74, 75, 76, 77, 78, 79, 80, 81, 82, 83, 84, 85, 86, 87, 88, 89, 90, 91, 92, 93, 94, 95, 96, 97, 98, 99, 100, 101, 102, 103, 104, 105, 106, 107, 108, 109, 110, 111, 112, 113, 114, 115, 116, 117, 118, 119, 120, 121, 122, 123, 124, 125, 126, 127, 128, 129, 130, 131, 132, 133, 134, 135, 136, 137, 138, 139, 140, 141, 142, 143, 144, 145, 146, 147, 148, 149, 150, 151, 152, 153, 154, 155, 156, 157, 158, 159, 160, 161, 162, 163, 164, 165, 166, 167, 168, 169, 170, 171, 172, 173, 174, 175, 176, 177, 178, 179, 180, 181, 182, 183, 184, 185, 186, 187, 188, 189, 190, 191, 192, 193, 194, 195, 196, 197, 198, 199200

Sure Adına Göre Sırala

 

 

 

 

Sayfa Ziyaret Sayacı
118.813