NİSÂ-170

Anasayfa » NİSÂ Suresi » NİSÂ-170
share on facebook  tweet  share on google  print  

NİSÂ-170

"NİSÂ Suresi" için, toplam 1 sonuç arasından 1 - 1 arası sonuçlar

<<<<<4/NİSÂ-170>>>>>

Bismillâhirrahmânirrahîm

يَا أَيُّهَا النَّاسُ قَدْ جَاءكُمُ الرَّسُولُ بِالْحَقِّ مِن رَّبِّكُمْ فَآمِنُواْ خَيْرًا لَّكُمْ وَإِن تَكْفُرُواْ فَإِنَّ لِلَّهِ مَا فِي السَّمَاوَاتِ وَالأَرْضِ وَكَانَ اللّهُ عَلِيمًا حَكِيمًا

Yâ eyyuhân nâsu kad câekumur resûlu bil hakkı min rabbikum fe âminû hayran lekum. Ve in tekfurû fe inne lillâhi mâ fîs semâvâti vel ard(ardı). Ve kânallâhu alîmen hakîmâ(hakîmen).

Ey insanlar! Resûl size Rabbiniz’den hak ile gelmişti. Öyleyse âmenû olun (ölmeden önce ruhunuzu Allah’a ulaştırmayı dileyin), (bu) sizin için hayırlıdır. Ve şayet inkâr etseniz bile yeryüzünde ve göklerde olanlar (herşey) muhakkak ki Allah’ındır. Ve Allah Alîm’dir (en iyi bilendir), Hakîm’dir (hüküm ve hikmet sahibidir). 
1. yâ eyyuhâ : ey
2. en nâsu : insanlar
3. kad : olmuştur
4. câe-kum : size geldi
5. er resûlu : resûl
6. bi el hakkı : hak ile
7. min rabbi-kum : Rabbiniz'den
8. fe : öyle ise, o taktirde
9. âminû : amenu olun, îmân edin, ölmeden önce ruhunuzu Allah'a ulaştırmayı dileyin
10. hayran : hayırlı
11. lekum : sizin için
12. ve in : ve eğer, şayet
13. tekfurû : inkâr edersiniz
14. fe : öyleyse, o taktirde, ... olsa bile
15. inne : muhakkak
16. li allâhi : Allah için, Allah'ın
17. : şey, şeyler
18. fî es semâvâti : semâlarda, göklerde
19. ve el ardı : ve arz, yeryüzü, yer
20. ve kâne : ve oldu, idi, ...dır
21. allâhu : Allah
22. alîmen : alîm, en iyi bilen
23. hakîmen : hakîm, hüküm ve hikmet sahibi

4/NİSÂ-170

Bismillâhirrahmânirrahîm

İmam İskender Ali Mihr : Ey insanlar! Resûl size Rabbiniz'den hak ile gelmişti. Öyleyse âmenû olun (ölmeden önce ruhunuzu Allah'a ulaştırmayı dileyin), (bu) sizin için hayırlıdır. Ve şayet inkâr etseniz bile yeryüzünde ve göklerde olanlar (herşey) muhakkak ki Allah'ındır. Ve Allah Alîm'dir (en iyi bilendir), Hakîm'dir (hüküm ve hikmet sahibidir).
Diyanet İşleri : Ey insanlar! Peygamber size Rabbinizden hakkı (gerçeği) getirdi. O hâlde, kendi iyiliğiniz için iman edin. Eğer inkâr ederseniz bilin ki, göklerdeki her şey, yerdeki her şey Allah’ındır. Allah, hakkıyla bilendir, hüküm ve hikmet sahibidir.
Abdulbaki Gölpınarlı : Ey insanlar, şüphe yok ki peygamber, Rabbinizden gerçek olarak gelmiştir size, siz de inanın, hayırlıdır size bu. İnkâr ederseniz şüphe yok ki Allah'ındır ne varsa göklerde ve yeryüzünde ve Allah, her şeyi bilir, hüküm ve hikmet sahibidir.
Adem Uğur : Ey insanlar! Resûl size Rabbinizden gerçeği getirdi (bunda şüphe yoktur), şu halde kendi iyiliğinize olarak (ona) iman edin. Eğer inkâr ederseniz, göklerde ve yerde ne varsa şüphesiz hepsi Allah'ındır. (O'nun sizin inanmanıza ihtiyacı yoktur). Allah geniş ilim ve hikmet sahibidir.
Ahmed Hulusi : Ey insanlar, Rasûl size Rabbinizden Hak olarak gelmiştir! Artık iman edin sizin için hayırlı olana! Eğer inkâr ederseniz, bilin ki semâlar ve arzda olan ne varsa Allâh içindir (Esmâ ül Hüsnâ'sının işaret ettiği özelliklerin açığa çıkması için). Allâh Aliym'dir, Hakiym'dir.
Ahmet Tekin : Ey insanlar, ilâhî hükümleri icraya, ülkeyi imara, dünya düzenini kurmaya, sağlamaya memur tek yetkili Rasulullah, size Rabbinizden gerekçeli hikmete dayalı indirilen Kur’ân ile, İslam Dini ile toplumda hakça düzeni gerçekleştirmek için geldi. O halde, kendi hayrınızı düşünerek, kazançlarınızı hesap ederek Muhammede ve Rabbiniz katından getirdiği Dine iman edin. Eğer Allahın Rasulü Muhammedi ve İslamı tanımazlıktan gelerek inkâr eder, nankörlük ederseniz Allaha zarar veremezsiniz. Bilin ki, göklerdeki ve yerdeki varlıkların ve imkânların tamamı Allah’ındır, Allah’ın tasarrufundadır. Allah her şeyi bilir, hikmet sahibi ve hükümrandır.
Ahmet Varol : Ey insanlar! Peygamber size Rabbinizden hakla geldi. İman edin. Bu sizin için hayırlı olur. Eğer inkar ederseniz şüphesiz ki göklerde ve yerde olanların tümü Allah'ındır. Allah bilendir, hakimdir.
Ali Bulaç : Ey insanlar, şüphesiz elçi size Rabbinizden hakla geldi. Öyleyse iman edin, sizin için hayırlıdır. Eğer inkâra saparsanız, şüphesiz göklerde olanların ve yerde olanların tümü Allah'ındır. Allah bilendir, hüküm ve hikmet sahibidir.
Ali Fikri Yavuz : Ey insanlar! Gerçekten size, Rabbinizden islâm dini ile Peygamber geldi. Hakkınızda hayırlı olmak için hemen ona iman edin. Eğer inanmayacak ve küfredecek olursanız, şüphe yok ki, göklerde ve yerde ne varsa Allah’ındır. Allah her şeyi bilicidir, hükmünde hikmet sahibidir.
Bekir Sadak : Ey Insanlar! Peygamber Rabbiniz'den size gercekle geldi, inanin, bu sizin hayrinizadir. Inkar ederseniz, bilin ki, goklerde ve yerde olanlar Allah'indir. Allah bilendir. Hakim'dir.
Celal Yıldırım : Ey insanlar I Rabbinizden size hak (din) ile bir peygamber geldi ; imân ederseniz sizin için hayırlı olur. İnkâra saparsanız (bilmiş olun ki) göklerde ve yerde ne varsa hepsi Allah'ındır. Allah her şeyi bilendir, yegâne hikmet sahibidir.
Diyanet İşleri (eski) : Ey İnsanlar! Peygamber Rabbiniz'den size gerçekle geldi, inanın, bu sizin hayrınızadır. İnkar ederseniz, bilin ki, göklerde ve yerde olanlar Allah'ındır. Allah bilendir. Hakim'dir.
Diyanet Vakfi : Ey insanlar! Resûl size Rabbinizden gerçeği getirdi (bunda şüphe yoktur), şu halde kendi iyiliğinize olarak (ona) iman edin. Eğer inkâr ederseniz, göklerde ve yerde ne varsa şüphesiz hepsi Allah'ındır. (O'nun sizin inanmanıza ihtiyacı yoktur). Allah geniş ilim ve hikmet sahibidir.
Edip Yüksel : İnsanlar! Elçi Rabbinizden gerçeği getirmiştir. Kendi yararınız için inanmalısınız. İnkar ederseniz, bilin ki göklerde ve yerde ne varsa ALLAH'ındır. ALLAH Bilendir, Bilgedir.
Elmalılı Hamdi Yazır : Ey insanlar! hakıkat size Rabbınızdan hakk ile Resul geldi, hakkınızda hayr olmak için hemen ona iyman edin ve eğer küfr edecek olursanız şüphe yok ki Göklerde ve yerde ne varsa Allahın ve Allah alîm, hakîm bulunuyor
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Ey insanlar, gerçek şu ki, Rabbinizden size hak ile peygamber geldi. Hakkınızda hayırlı olması için hemen ona iman edin! Eğer ona inanmayacak olursanız, şüphe yok ki, göklerde ve yerde ne varsa Allah'ındır. Allah, herşeyi bilendir, hikmet sahibidir.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : Ey insanlar, Resul size, Rabbi'nizden hakkı (gerçeği) getirdi. Kendi yararınıza olarak ona inanın. Eğer inkâr ederseniz, bilin ki göklerde ve yerde olanların hepsi Allah'ındır. Allah bilendir, hikmet sahibidir.
Fizilal-il Kuran : Ey insanlar, peygamber size Rabbinizden gerçeği getirdi. Buna inanınız, yararınıza olan budur. Ama eğer inkar ederseniz, biliniz ki, göklerde ve yeryüzünde ne varsa hepsi Allah'ındır. Hiç kuşkusuz Allah her şeyi bilir ve hikmet sahibidir.
Gültekin Onan : Ey insanlar, kuşkusuz elçi size rabbinizden hakla geldi. Öyleyse inanın / inanmanız, sizin için hayırlıdır. Eğer küfrederseniz, şüphesiz göklerde olanların ve yerde olanların tümü Tanrı'nındır. Tanrı bilendir, hüküm ve hikmet sahibidir.
Hasan Basri Çantay : Ey insanlar, hiç şübhesiz, Rabbinizden size hak bir peygamber gelmişdir. O halde kendi hayrınıza olarak (ona) îman edin. Eğer inkâr edib kâfir olursanız (biliniz ki) göklerde ve yerde ne varsa (hepsi) Allahındır. Allah hakkıyle bilicidir, yegâne hüküm ve hikmet saahibidir.
Hayrat Neşriyat : Ey insanlar! Doğrusu peygamber size Rabbinizden hak ile gelmiştir; öyle ise hakkınızda hayır olarak (ona) îmân edin! Buna rağmen inkâr ederseniz artık şübhesiz ki, göklerde ve yerde ne varsa Allah’ındır. Allah ise, Alîm (hakkıyla bilen)dir, Hakîm (her işi hikmetli olan)dır.
İbni Kesir : Ey insanlar; Peygamber, size Rabbınızdan gerçekle geldi. Kendi yararınıza olarak hemen iman edin. Eğer küfür ederseniz; muhakkak ki göklerde ve yerde olanlar Allah'ındır. Allah; Alim, Hakim olandır.
Muhammed Esed : Ey insanlar! Elçi size Rabbinizden hakikati getirdi: o halde kendi iyiliğiniz için inanın! Ve eğer hakikati inkar ederseniz, bilin ki göklerde ve yerde olan her şey Allaha aittir ve Allah her şeyi bilendir, hikmet sahibidir!
Ömer Nasuhi Bilmen : Ey insanlar! Muhakkak ki size Rabbinizden bir peygamber hak ile gelmiştir. Artık sizin için hayır olmak üzere O'na imân ediniz. Ve eğer inkar ederseniz şüphe yok ki, göklerde ve yerde her ne varsa Allah'ındır. Ve Allah Teâlâ alîmdir, hakîmdir.
Ömer Öngüt : Ey insanlar! Peygamber size Rabbinizden hak ile gelmiştir. O halde kendi hayırınıza olarak hemen ona iman edin. Eğer kâfir olursanız, göklerde ve yerde ne varsa şüphesiz ki hepsi Allah'ındır. Allah bilendir, hikmet sahibidir.
Şaban Piriş : - Ey insanlar, elçi size Rabbinizden hak ile gelmiştir. Kendi iyiliğiniz için iman edin; eğer küfrederseniz, göklerde ve yerde olanlar Allah’ındır. Allah alimdir, hakimdir.
Suat Yıldırım : Ey insanlar! Resûlullah Rabbinizden size hakkı getirdi, kendi iyiliğiniz için ona iman edin. Eğer inkâr ederseniz bilin ki göklerde ve yerde ne varsa Allah’ındır. Allah alîmdir, hakîmdir (her şeyi bilir, tam hüküm ve hikmet sahibidir).
Süleyman Ateş : Ey İnsanlar, Elçi size, Rabbinizden gerçeği getirdi. Kendi yararınıza olarak (ona) inanın. Eğer inkâr ederseniz, bilin ki göklerde ve yerde olanlar Allâh'ındır. Allâh bilendir, hüküm ve hikmet sâhibidir.
Tefhim-ul Kuran : Ey insanlar, şüphesiz peygamber size Rabbinizden hakla geldi. Öyleyse iman edin, sizin için hayırlıdır. Eğer küfüre sayarsanız, şüphesiz göklerde olanların ve yerde olanların tümü Allah'ındır. Allah bilendir, hüküm ve hikmet sahibidir.
Ümit Şimşek : Ey insanlar! Peygamber size Rabbinizden hakkı getirmiştir. Siz de ona iman edin; hakkınızda hayırlı olan budur. İnkâr edecek olursanız, göklerde ve yerde olan herşey Allah'ındır. Allah ise herşeyi bilir, her işi hikmetle yapar.
Yaşar Nuri Öztürk : Ey insanlar! Resul size Rabbinizden hakkı getirdi; artık inanın ona ki hayrınıza olsun. Nankörlük ederseniz göklerdekiler de yerdekiler de Allah'ındır. Allah Alîm'dir, Hakîm'dir.
Kaynak : İmam İskender Ali Mihr
Tür : Diğer Tarih : 30.10.2018
[ Tüm yazılara ulaşmak için burayı tıklayınız. ]

1, 2, 3, 4, 5, 6, 7, 8, 9, 10, 11, 12, 13, 14, 15, 16, 17, 18, 19, 20, 21, 22, 23, 24, 25, 26, 27, 28, 29, 30, 31, 32, 33, 34, 35, 36, 37, 38, 39, 40, 41, 42, 43, 44, 45, 46, 47, 48, 49, 50, 51, 52, 53, 54, 55, 56, 57, 58, 59, 60, 61, 62, 63, 64, 65, 66, 67, 68, 69, 70, 71, 72, 73, 74, 75, 76, 77, 78, 79, 80, 81, 82, 83, 84, 85, 86, 87, 88, 89, 90, 91, 92, 93, 94, 95, 96, 97, 98, 99, 100, 101, 102, 103, 104, 105, 106, 107, 108, 109, 110, 111, 112, 113, 114, 115, 116, 117, 118, 119, 120, 121, 122, 123, 124, 125, 126, 127, 128, 129, 130, 131, 132, 133, 134, 135, 136, 137, 138, 139, 140, 141, 142, 143, 144, 145, 146, 147, 148, 149, 150, 151, 152, 153, 154, 155, 156, 157, 158, 159, 160, 161, 162, 163, 164, 165, 166, 167, 168, 169, 170, 171, 172, 173, 174, 175176

Sure Adına Göre Sırala

 

 

 

 

Sayfa Ziyaret Sayacı
98.682