NİSÂ-41

Anasayfa » NİSÂ Suresi » NİSÂ-41
share on facebook  tweet  share on google  print  

NİSÂ-41

"NİSÂ Suresi" için, toplam 1 sonuç arasından 1 - 1 arası sonuçlar

<<<<<4/NİSÂ-41>>>>>

Bismillâhirrahmânirrahîm

فَكَيْفَ إِذَا جِئْنَا مِن كُلِّ أمَّةٍ بِشَهِيدٍ وَجِئْنَا بِكَ عَلَى هَؤُلاء شَهِيدًا

Fe keyfe izâ ci’nâ min kulli ummetin bi şehîdin ve ci’nâ bike alâ hâulâi şehîdâ(şehîden).

Artık her ümmetten bir şahit (resûl) getirdiğimiz zaman ve seni de onların üzerine şahit olarak getirdiğimiz zaman (halleri) nasıl olacak? 
1. fe keyfe : artık, o zaman nasıl olur, nasıl olacak
2. izâ : olduğu zaman
3. ci'nâ...(bi) : getirdik
4. min kulli : hepsinden, her birinden
5. ummetin : ümmet
6. bi şehîdin : şahit
7. ve ci'nâ ...(bi) : ve getirdik
8. ke : seni
9. alâ hâulâi : onların üzerine
10. şehîden : şahit olarak

AÇIKLAMA

Bismillâhirrahmânirrahîm

Kıyamet gününde Peygamber Efendimiz SAV.’ın bütün ümmetlerden şahid olarak gelen Resûller üzerine Nebi (Peygamber) olarak şahitlik yapacağı ifade buyruluyor. Bütün ümmetlerde, bütün zaman parçalarında Peygamber olmayan Resûller bulunduğuna (Müminun-44, Bakara-87, Nahl-36) göre ve sadece her ümmetten bir şahid ile getirileceğine göre şahidlerin hepsi Peygamber olmayan Resûllerdir.

23/MU'MİNÛN-44: Summe erselnâ rusulenâ tetrâ, kullemâ câe ummeten resûluhâ kezzebûhu fe etbâ’nâ ba’dahum ba’dan ve cealnâhum ehâdîs(ehâdîse), fe bu’den li kavmin lâ yu’minûn(yu’minûne).

Sonra Biz, resûllerimizi ardarda (arası kesilmeksizin) gönderdik. Her ümmete resûlü geldiği zaman, her defasında onu yalanladılar. Biz de onları birbiri arkasından (helâk ettik). Ve onları efsane kıldık. Artık mü'min olmayan kavim (Allah'ın rahmetinden) uzak olsun.

2/BAKARA-87: Ve lekad âteynâ mûsâl kitâbe ve kaffeynâ min ba’dihî bir rusuli ve âteynâ îsâbne meryemel beyyinâti ve eyyednâhu bi rûhil kudus(kudusi), e fe kullemâ câekum resûlun bimâ lâ tehvâ enfusukumustekbertum, fe ferîkan kezzebtum ve ferîkan taktulûn(taktulûne).

Andolsun ki, Biz, Musa'ya kitap verdik ve ondan sonra ardarda resûller gönderdik. Ve Meryem'in oğlu İsa'ya beyyineler (açık deliller) verdik ve onu Ruh'ûl Kudüs ile destekledik. Öyle ki, nefslerinizin hoşlanmadığı bir şeyle gelen resûle karşı, her defasında kibirlendiniz. Bu sebeple bir kısmını yalanladınız ve bir kısmını da öldürüyorsunuz.

16/NAHL-36: Ve le kad beasnâ fî kulli ummetin resûlen eni’budûllâhe vectenibût tâgût(tâgûte), fe minhum men hedallâhu ve minhum men hakkat aleyhid dalâleh(dalâletu), fe sîrû fîl ardı fanzurû keyfe kâne âkıbetul mukezzibîn(mukezzibîne).

Ve andolsun ki Biz, bütün ümmetlerin (milletlerin, kavimlerin) içinde resûl beas ettik (hayata getirdik, vazifeli kıldık). (Allah'a ulaşmayı dileyerek) Allah'a kul olsunlar ve taguttan (insan ve cin şeytanlardan) içtinap etsinler (sakınıp kurtulsunlar) diye. Onlardan bir kısmını, (Resûlün daveti üzerine Allah'a ulaşmayı dileyenleri) Allah hidayete erdirdi ve bir kısmının (dilemeyenlerin) üzerine dalâlet hak oldu. Artık yeryüzünde gezin. Böylece yalanlayanların akıbetinin, nasıl olduğuna bakın (görün).

 

4/NİSÂ-41

Bismillâhirrahmânirrahîm

İmam İskender Ali Mihr : Artık her ümmetten bir şahit (resûl) getirdiğimiz zaman ve seni de onların üzerine şahit olarak getirdiğimiz zaman (halleri) nasıl olacak?
Diyanet İşleri : Her ümmetten bir şahit getirdiğimiz ve seni de onların üzerine bir şahit yaptığımız zaman, bakalım onların hâli nice olacak!.
Abdulbaki Gölpınarlı : Ne olacak halleri her ümmetten bir tanık getirdiğimiz, seni de hepsine tanık tuttuğumuz gün?
Adem Uğur : Her bir ümmetten bir şahit getirdiğimiz ve seni de onlara şahit olarak gösterdiğimiz zaman halleri nice olacak!
Ahmed Hulusi : Her topluluktan, içlerinden bir şahit getirip, seni de onlara şahit tuttuğumuz zaman, nicedir hâlleri?
Ahmet Tekin : Her milletten kutsal kitabı bilen ve tebliğ eden, çözüm getiren, güvenilir örnek önder, doğruları konuşan şâhitler getirdiğimiz zaman, seni de geçmiş ümmetlere ve bu ümmete, Kur’ân’ı bilen ve tebliğ eden, çözüm getiren, güvenilir örnek önder, doğruları konuşan şâhit olarak gösterdiğimiz zaman, bakalım onların hali ne olacak?
Ahmet Varol : Her ümmetten bir şahit getirdiğimizde ve seni de bunların üzerine şahit kıldığımızda durum ne olacak?
Ali Bulaç : Her ümmetten bir şahid getirdiğimiz ve onların üzerine seni şahit olarak getirdiğimiz zaman nasıl olacak?
Ali Fikri Yavuz : Her ümmetten peygamberlerini birer şahid getirdiğimiz ve seni de onların üzerine bir şahid yaptığımız zaman bakalım kâfirlerin hali ne olacak!...
Bekir Sadak : Her ummete bir sahid getirdigimiz ve seni de bunlara sahid getirdigimiz vakit durumlari nasil olacak?
Celal Yıldırım : Her ümmetten bir şâhid getireceğimiz, seni de onlar üzerine şâhid getireceğimiz zaman (halleri) nice olur?
Diyanet İşleri (eski) : Her ümmete bir şahid getirdiğimiz ve seni de bunlara şahid getirdiğimiz vakit durumları nasıl olacak?
Diyanet Vakfi : Her bir ümmetten bir şahit getirdiğimiz ve seni de onlara şahit olarak gösterdiğimiz zaman halleri nice olacak!
Edip Yüksel : Her ulusun üzerine bir tanık getirdiğimizde, seni de bunların üzerine tanık olarak getirsek halleri nice olur?
Elmalılı Hamdi Yazır : Bakalım nasıl olacak: Her ümmetten bir şahid getirdiğimiz, seni de onların üzerine şahid getirdiğimiz vakıt?
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Her ümmetten bir şahit getirdiğimiz, seni de bunların üzerine şahit getirdiğimiz zaman, bakalım bunların hali nasıl olacak?
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : Her ümmetten bir şahit getirdiğimiz ve seni de onların üzerine bir şahit yaptığımız zaman bakalım kâfirlerin hali ne olacak!..
Fizilal-il Kuran : Her ümmete karşı birer şahid tutacağımız ve seni de kendilerine karşı birer şahid tutacağımız ve seni de kendilerine karşı şahit göstereceğimiz gün acaba onların halleri nasıl olacak?
Gültekin Onan : Her ümmetten bir şahid getirdiğimiz ve onların üzerine seni şahit olarak getirdiğimiz zaman nasıl olacak ?
Hasan Basri Çantay : Her ümmetden (leh ve aleyhlerinde söyleyecek) birer şâhid, onların üzerine de (Habîbim) seni bir şâhid olarak getirdiğimiz zaman (o Yahudilerin, kâfirlerin, münafıkların halleri) nice (olur)?
Hayrat Neşriyat : Nihâyet (kıyâmet gününde) her ümmetten (peygamberlerini) birer şâhid (olarak)getirdiğimiz ve seni de onların üzerine şâhid tuttuğumuz zaman, (bakalım o kâfirlerin hâlleri)nasıl olacak!
İbni Kesir : Her ümmetten bir şahid kıldığımız ve onlara da seni şahid getirdiğimiz zaman nice olacak?
Muhammed Esed : Öyleyse (Hesap Günü), her topluluk içinden şahitler getireceğimiz ve seni (ey Peygamber) onlar aleyhinde şahit tutacağımız zaman, ne olacak (o günahkarların hali?)
Ömer Nasuhi Bilmen : Nasıl olacak! Her ümmetten bir şahit getireceğimiz, seni de onların üzerine bir şahit getireceğimiz zaman?
Ömer Öngüt : Her ümmetten bir şâhit getireceğimiz ve seni de onlar üzerine şâhit getireceğimiz zaman halleri nice olur?
Şaban Piriş : Her toplumdan bir şahit getirdiğimiz ve seni de onlara şahit kıldığımız zaman nasıl olacak?
Suat Yıldırım : Ey Resulüm! Her ümmetten haklarında tanıklık edecek bir şahit (peygamber) celbettiğimizde ve seni de bütün onlara (ümmetine) şahit olarak getirdiğimizde, bakalım onların hali nice olacak?
Süleyman Ateş : Her ümmetten (inanç ve davranışlarının doğru olup olmadığına tanıklık edecek) bir şâhid, seni de bunlara şâhid getirdiğimiz zaman (halleri) nice olur?
Tefhim-ul Kuran : Her ümmetten bir şahid getirdiğimiz ve onların da üzerine seni şahid olarak getirdiğimiz zaman nasıl olacak?
Ümit Şimşek : Biz her ümmetten bir şahit getirdiğimiz ve şunlardan da seni şahit getirdiğimiz zaman onların halleri nice olacak?
Yaşar Nuri Öztürk : Her ümmetten bir tanık getirip seni de şunlar üzerine bir tanık olarak diktiğimizde iş nice olacak?!
Kaynak : İmam İskender Ali Mihr
Tür : Diğer Tarih : 31.10.2018
[ Tüm yazılara ulaşmak için burayı tıklayınız. ]

1, 2, 3, 4, 5, 6, 7, 8, 9, 10, 11, 12, 13, 14, 15, 16, 17, 18, 19, 20, 21, 22, 23, 24, 25, 26, 27, 28, 29, 30, 31, 32, 33, 34, 35, 36, 37, 38, 39, 40, 41, 42, 43, 44, 45, 46, 47, 48, 49, 50, 51, 52, 53, 54, 55, 56, 57, 58, 59, 60, 61, 62, 63, 64, 65, 66, 67, 68, 69, 70, 71, 72, 73, 74, 75, 76, 77, 78, 79, 80, 81, 82, 83, 84, 85, 86, 87, 88, 89, 90, 91, 92, 93, 94, 95, 96, 97, 98, 99, 100, 101, 102, 103, 104, 105, 106, 107, 108, 109, 110, 111, 112, 113, 114, 115, 116, 117, 118, 119, 120, 121, 122, 123, 124, 125, 126, 127, 128, 129, 130, 131, 132, 133, 134, 135, 136, 137, 138, 139, 140, 141, 142, 143, 144, 145, 146, 147, 148, 149, 150, 151, 152, 153, 154, 155, 156, 157, 158, 159, 160, 161, 162, 163, 164, 165, 166, 167, 168, 169, 170, 171, 172, 173, 174, 175176

Sure Adına Göre Sırala

 

 

 

 

Sayfa Ziyaret Sayacı
98.063