EN'ÂM-160

Anasayfa » EN'ÂM Suresi » EN'ÂM-160
share on facebook  tweet  share on google  print  

EN'ÂM-160

"EN'ÂM Suresi" için, toplam 1 sonuç arasından 1 - 1 arası sonuçlar

<<<<<6/EN'ÂM-160>>>>>

Bismillâhirrahmânirrahîm

مَن جَاء بِالْحَسَنَةِ فَلَهُ عَشْرُ أَمْثَالِهَا وَمَن جَاء بِالسَّيِّئَةِ فَلاَ يُجْزَى إِلاَّ مِثْلَهَا وَهُمْ لاَ يُظْلَمُونَ

Men câe bil haseneti fe lehu aşru emsâlihâ, ve men câe bis seyyieti fe lâ yuczâ illâ mislehâ ve hum lâ yuzlemûn(yuzlemûne).

Kim (Allah’ın huzuruna) bir hasene ile gelirse, artık onun on misli, onundur. Ve kim bir seyyie ile gelirse, o zaman onun mislinden başkası ile cezalandırılmaz. Ve onlar zulmolunmazlar. 
1. men : kim
2. câe : geldi
3. bi el haseneti : bir hasene ile
4. fe lehu : artık, o taktirde onundur
5. aşru : on (10)
6. emsâli-hâ : onun katı, misli
7. ve men : ve kim
8. câe : geldi
9. bi es seyyieti : bir seyyie (günah) ile
10. fe lâ yuczâ : o zaman cezalandırılmaz
11. illâ misle-hâ : onun mislinden başka
12. ve hum : ve onlar
13. lâ yuzlemûne : zulmolunmazlar

AÇIKLAMA

Bismillâhirrahmânirrahîm

İnsan, Allah'ın bir mahlûkudur ki; Allah'ın katında torpillidir. Her işlediği sevapta yani kazandığı derecatta, kazandığı herbir derecenin karşılığı insanoğluna kim olursa olsun, hangi standartlarda olursa olsun mutlaka 10 kat yazılır. İşlediği her günahta ise kaybettiği 1 derecatın karşılığında, 1 kat yazılır. Bu kişi 1 derece kaybediyorsa, kiramen kâtibin meleklerinin elindeki mizan, amel defterine sadece bir tek derece yazar. Bu, amel defterinin sol tarafıdır. Ne zaman o kişi bir tek derecat kazansa, o zaman amel defterinin sağ tarafına, o tek bir derecatın karşılığı, o ilâhi kompüter sistemi (mizan) tarafından 10 kat olarak yazılır.

Kişi Allah'ın yolunu tercih ederse kazandığı dereceler 1'e 10'dan, 1'e 700'e kadar da yükselebilir.

2/BAKARA-261: Meselullezîne yunfikûne emvâlehum fî sebîlillâhi ke meseli habbetin enbetet seb’a senâbile fî kulli sunbuletin mietu habbeh(habbetin), vallâhu yudâifu li men yeşâu, vallâhu vâsiun alîm(alîmun).

Mallarını Allah yolunda harcayanların durumu, her sünbülünde (başağında) yüz adet tane (tohum) olmak üzere, yedi sünbül (başak) veren bir tek tohumun durumu gibidir. Allah, dilediği kimse için (onun rızkını) kat kat artırıp verir. Ve Allah Vâsi'dir, Alîm'dir.

Peygamber Efendimiz (S.A.V) bir cuma hutbesinde sahâbeye diyor ki: "Ey sahâbe ölmeden evvel ölün, ruhunuzu ölmeden evvel Allah'a ulaştırın ki; Allah, size kazandığınızın 700 katını versin."

Allah'a doğru ruhunuz yola çıktığı zaman bu âyet-i kerime gereğince 1'e 100 kazanmaya başlanır. Çünkü artık siz hem infâk ediyorsunuz, hem de Allah'ın yolundasınız.

  1. şart: Fi sebîlillâh olmak (ruhunuzun Allah'a doğru yola çıkmış olması)
  2. şart: Kazandıklarından infâk etmek.

Kişi mürşidine ulaşıp tâbî olduktan sonra, Allah'ın sevaplara 1'e 10 kat yazması Nefs-i Emmare'de 100 kat, Nefs-i Levvame'de 200 kat, Nefs-i Mülhime'de 300 kat, Nefs-i Mutmainne'de 400 kat, Nefs-i Radiye'de 500 kat, Nefs-i Mardiyye'de 600 kat, Nefs-i Tezkiye'de 700 kat olur. Allahû Tealâ insanı o kadar çok seviyor ki onu sırf cennetine almak için onun sevaplarını 1'e 700 e kadar yükseltir. Ve ömrü boyunca 1'e 700 almakta devam eder. Zaten Allah'ın yardımları olmasa, hiç kimse Allah'ın cennetine ulaşamaz. Amelleri, hiçbir zaman insanları kurtaramaz.

Öyleyse Allah'ın cenneti veya cehennemi söz konusudur. Kazandığınız dereceler fazlaysa cennette, kaybettiğiniz dereceler fazlaysa cehennemdesiniz, ebediyen orada kalacaksınız.

23/MU'MİNÛN-102: Fe men sekulet mevâzînuhu fe ulâike humul muflihûn(muflihûne).

O zaman kimin mizanı (sevap tartıları) ağır gelirse işte onlar, felâha erenlerdir.

23/MU'MİNÛN-103: Ve men haffet mevâzînuhu fe ulâikellezîne hasirû enfusehum fî cehenneme hâlidûn(hâlidûne).

Ve kimin mizanı (sevap tartıları) hafif gelirse, işte onlar, nefslerini hüsrana düşürenlerdir. Onlar, cehennemde ebediyyen kalacak olanlardır.

Cehennemden sonra cennete girmek hiçbir zaman söz konusu değildir.

 

6/EN'ÂM-160

Bismillâhirrahmânirrahîm

İmam İskender Ali Mihr : Kim (Allah'ın huzuruna) bir hasene ile gelirse, artık onun on misli, onundur.Ve kim bir seyyie ile gelirse, o zaman onun mislinden başkası ile cezalandırılmaz. Ve onlar zulmolunmazlar.
Diyanet İşleri : Kim bir iyilik yaparsa, ona on katı vardır. Kim de bir kötülük yaparsa, o da sadece o kötülüğün misliyle cezalandırılır ve onlara zulmedilmez.
Abdulbaki Gölpınarlı : Kim bir iyilikle Tanrı tapısına gelirse ona, yaptığının on misli mükâfat verilecektir ve kim bir kötülükle gelirse ancak ona karşılık ve onun misli bir cezâ ile cezâlandırılacaktır ve onlara zulmedemeyecektir.
Adem Uğur : Kim (Allah huzuruna) iyilikle gelirse ona getirdiğinin on katı vardır. Kim de kötülükle gelirse o sadece getirdiğinin dengiyle cezalandırılır. Onlar haksızlığa uğratılmazlar.
Ahmed Hulusi : Kim bir iyilikle gelirse, ona getirdiğinin on misli vardır. . . Kim de bir kötülükle gelirse, ancak onun misliyle karşılığını yaşar! Onlar zulme uğratılmazlar.
Ahmet Tekin : Kim Allah’ın huzuruna işlediği iyi amellerle gelirse, ona getirdiğinin on katı vardır. Kim de kötü amellerle gelirse, o sadece getirdiği kadarıyla cezalandırılır. Onlar haksızlığa uğratılmayacaklar.
Ahmet Varol : Kim bir iyilik getirirse ona on katı karşılık vardır. Kim de bir kötülük getirirse o da ancak yaptığının misliyle cezalandırılır ve onlara haksızlık edilmez.
Ali Bulaç : Kim bir iyilikle gelirse, kendisine bunun on katı vardır, kim bir kötülükle gelirse, onun mislinden başkasıyla cezalandırılmaz ve onlar haksızlığa uğratılmazlar.
Ali Fikri Yavuz : Kim bir hayırlı ve güzel âmelle gelirse, ona, on misli sevap verilir. Kim de bir günah ile gelirse, ona ancak misli ile (günahı kadarla) ceza edilir. Onlar (gerek iyilik gerek kötülük yapanlar) haksızlığa uğratılmaz.
Bekir Sadak : Kim ortaya bir iyilik koyarsa ona on kati verilir; ortaya bir kotuluk koyan ise ancak misliyle cezalandirilir; onlara haksizlik yapilmaz.
Celal Yıldırım : Artık kim iyilikle gelirse, ona on misli vardır. Kim de kötülükle gelirse, ona ancak misliyle karşılık vardır ve onlara haksızlık edilmez.
Diyanet İşleri (eski) : Kim ortaya bir iyilik koyarsa ona on katı verilir; ortaya bir kötülük koyan ise ancak misliyle cezalandırılır; onlara haksızlık yapılmaz.
Diyanet Vakfi : Kim (Allah huzuruna) iyilikle gelirse ona getirdiğinin on katı vardır. Kim de kötülükle gelirse o sadece getirdiğinin dengiyle cezalandırılır. Onlar haksızlığa uğratılmazlar.
Edip Yüksel : Kim iyilik getirirse, kendisine getirdiğinin on katı vardır. Kim kötülük getirirse, ancak dengiyle cezalandırılır ve kendilerine haksızlık edilmez.
Elmalılı Hamdi Yazır : Kim bir hasene ile gelirse ona on misli verilir, kim de bir seyyie ile gelirse ona ancak misliyle ceza edilir ve hiç birine haksızlık edilmez
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Kim bir iyilik ile gelirse, ona on katı verilir. Kim de bir kötülük ile gelirse, yalnızca onun karşılığı ile cezalandırılır ve hiçbirine haksızlık edilmez.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : Kim iyilik getirirse, ona o (getirdiği)nin on katı vardır. Kim kötülük getirirse, sadece onun dengiyle cezalandırılır; onlar haksızlığa uğratılmazlar.
Fizilal-il Kuran : Kim Allah'ın huzuruna bir iyilikle varırsa kendisine on katı verilir. Kim Allah'ın huzuruna bir kötülük ile varırsa sadece onun dengi olan cezaya çarptırılır. Ne iyilik edenlere, ne kötülük işleyenlere haksızlık edilmez.
Gültekin Onan : Kim bir iyilikle gelirse, kendisine bunun on katı vardır, kim bir kötülükle gelirse, onun mislinden başkasıyla cezalandırılmaz ve onlar haksızlığa uğratılmazlar.
Hasan Basri Çantay : Kim (Allaha) bir iyilikle, güzellikle gelirse işte ona bunun on katı. Kim de bir kötülükle gelirse bu, o mıkdardan başkasıyle cezalanmaz. Onlar (yâni iyilik edenler de, fenalık yapanlar da) haksızlığa uğratılmazlar.
Hayrat Neşriyat : Kim iyilikle gelirse, artık kendisi için onun (o iyiliğin) on misli vardır! Kim de kötülükle gelirse, bunun üzerine ancak misliyle cezâlandırılır ve onlar haksızlığa uğratılmazlar.
İbni Kesir : Kim, bir iyilikle gelirse; ona, onun on katı vardır. Kim de bir kötülükle gelirse; o, ancak misliyle cezalandırılır. Ve onlara haksızlık edilmez.
Muhammed Esed : Kim (Allahın huzuruna) iyi bir iş ve davranışla çıkarsa bu yaptığının on katını kazanacaktır; ama kim de kötü bir fiil ile çıkarsa onun aynısıyla cezalandırılacaktır; ve kimseye haksızlık yapılmayacaktır.
Ömer Nasuhi Bilmen : Her kim bir iyilik ile gelirse kendisi için onun on misli vardır. Ve her kim bir kötülük ile gelirse o ancak onun misli ile cezalandırılır. Ve onlar zulme uğramazlar.
Ömer Öngüt : Kim (kıyamet gününe) bir iyilikle gelirse, ona getirdiğinin on katı vardır. Kim bir günahla gelirse, o sadece getirdiğinin misliyle cezalandırılır. Onlar zulme uğratılmazlar.
Şaban Piriş : Kim bir iyilik yaparsa ona on katı verilir; bir kötülük yapan ise, yalnız onun karşılığı ile cezalandırılacak ve onlara haksızlık edilmeyecektir.
Suat Yıldırım : Kim Allah’a güzel bir işle gelirse, iyilik işlerse, ona on misli verilir; kim de bir kötülükle gelirse, sadece kötülüğüne denk bir ceza görür ve hiç kimseye haksızlık edilmez.
Süleyman Ateş : Kim iyilik getirirse, ona o(getirdiği)nin on katı vardır. Kim kötülük getirirse, sadece onun dengiyle cezâlandırılır, onlar haksızlığa uğratılmazlar.
Tefhim-ul Kuran : Kim bir iyilikle gelirse, kendisine bunun on katı vardır, kim de bir kötülükle gelirse, onu mislinden başkasıyla cezalandırılmaz ve onlar haksızlığa uğratılmazlar.
Ümit Şimşek : Allah'ın huzuruna bir iyilikle gelene, onun on katı sevap vardır. Kötülükle gelen ise, sadece onun misliyle ceza görür; hiç kimseye haksızlık edilmez.
Yaşar Nuri Öztürk : Kim bir güzellikle gelirse ona, getirdiğinin on katı var. Kötülükle gelene ise yaptığının kadarından fazla ceza verilmez. Onlar, haksızlığa uğratılmayacaklardır.
Kaynak : İmam İskender Ali Mihr
Tür : Diğer Tarih : 31.10.2018
[ Tüm yazılara ulaşmak için burayı tıklayınız. ]

1, 2, 3, 4, 5, 6, 7, 8, 9, 10, 11, 12, 13, 14, 15, 16, 17, 18, 19, 20, 21, 22, 23, 24, 25, 26, 27, 28, 29, 30, 31, 32, 33, 34, 35, 36, 37, 38, 39, 40, 41, 42, 43, 44, 45, 46, 47, 48, 49, 50, 51, 52, 53, 54, 55, 56, 57, 58, 59, 60, 61, 62, 63, 64, 65, 66, 67, 68, 69, 70, 71, 72, 73, 74, 75, 76, 77, 78, 79, 80, 81, 82, 83, 84, 85, 86, 87, 88, 89, 90, 91, 92, 93, 94, 95, 96, 97, 98, 99, 100, 101, 102, 103, 104, 105, 106, 107, 108, 109, 110, 111, 112, 113, 114, 115, 116, 117, 118, 119, 120, 121, 122, 123, 124, 125, 126, 127, 128, 129, 130, 131, 132, 133, 134, 135, 136, 137, 138, 139, 140, 141, 142, 143, 144, 145, 146, 147, 148, 149, 150, 151, 152, 153, 154, 155, 156, 157, 158, 159, 160, 161, 162, 163, 164165

Sure Adına Göre Sırala

 

 

 

 

Sayfa Ziyaret Sayacı
91.548