TEVBE-115

Anasayfa » TEVBE Suresi » TEVBE-115
share on facebook  tweet  share on google  print  

TEVBE-115

"TEVBE Suresi" için, toplam 1 sonuç arasından 1 - 1 arası sonuçlar

<<<<<9/TEVBE-115>>>>>

Bismillâhirrahmânirrahîm

وَمَا كَانَ اللّهُ لِيُضِلَّ قَوْمًا بَعْدَ إِذْ هَدَاهُمْ حَتَّى يُبَيِّنَ لَهُم مَّا يَتَّقُونَ إِنَّ اللّهَ بِكُلِّ شَيْءٍ عَلِيمٌ

Ve mâ kânallâhu lî yudılle kavmen ba’de iz hedâhum hattâ yubeyyine lehum mâ yettekûn(yettekûne), innallâhe bi kulli şey’in alîm(alîmun).

Allah, bir kavmi hidayete erdirdikten sonra, takva sahibi olacakları şeyler onlara açıklanıncaya kadar (açıklanmadıkça) (o kavmi), dalâlete düşürecek (saptıracak) değildir. Muhakkak ki Allah, herşeyi en iyi bilendir.  
1. ve mâ kâne allâhu : ve Allah olmadı, değildir
2. li yudılle : saptıracak, dalâlette bırakacak
3. kavmen : bir kavmi
4. ba'de : sonra
5. iz hedâ-hum : onları hidayete erdirdiği zaman
6. hattâ : oluncaya kadar
7. yubeyyine : açıklanır, belli olur
8. lehum : onlara
9. mâ yettekûne : takva sahibi olacakları şeyler (sakınmaları gerekecek şeyler)
10. inne allâhe : şüphesiz Allah
11. bi kulli şey'in : herşeyi
12. alîmun : en iyi bilen

AÇIKLAMA

Bismillâhirrahmânirrahîm

Hidayet, bir insanın dalâletten kurtulması halidir. Bütün insanlar başlangıçta dalâlettedirler. Allahû Tealâ tarafından seçilmelerine rağmen yine öyledir. Çünkü seçilenlerden çok büyük bir kısmı ne yazık ki Allah'a ulaşmayı dilemeyenler, ebediyyen dalâlette kalmak mecburiyetindedirler. Allahû Tealâ tarafından seçildikten sonra Allah'a ulaşmayı dileyenler, hidayette olurlar. Çünkü birkaç dakika içinde, Allahû Tealâ onları hidayete erdirecek olan şu vasıfları kazandırır:


      1- Gözlerindeki hicab-ı mestureyi alır.

      2- Basar hassası üzerindeki gışavet adlı perdeyi alır.

      3- Kulaklarındaki vakrayı alır.

      4- Semi hassasının üzerindeki mührü açar.

      5- Kalplerindeki ekinneti alır.

      6- Kalplerinindeki (idrak hassası) mührü açar.

      7- Kalbinin içine ihbat koyar.

      8- Allahû Tealâ, o kalbe ulaşır.

      9- Kalbin nur kapısını Allah'a çevirir.

      10- Göğüslerinden kalplerine nur yolu açar.

      11
        11.1- Kişi zikre başlar ve nurlar göğüsten kalbe ulaşır. Rahmet nurları kalbe girmeye başlar.

        11.2- Kişi bu nurlar %2 olunca huşûya ulaşır.

    12- Allah o kişiye mürşidini gösterir.

Bu ilk 9 faktör birkaç dakikada gerçekleşir. Diğerleri de birkaç gün içerisinde gerçekleşir. Allah'a ulaşmayı dilemeyenlere gelince, onlar dalâlettedirler. Bunlardan bir kısmı ise başka insanların da hidayetine mani olanlardır. Onların, Allah'a ulaşmayı dilemelerine engel olarak dalâlette kalmalarına sebep olurlar. Onlar uzak bir dalâlet içindedirler.

4/NİSÂ-167: İnnellezîne keferû ve saddû an sebîlillâhi kad dallû dalâlen baîdâ(baîden).

Muhakkak ki inkâr edenler ve Allah'ın yolundan alıkoyanlar (saptırmış olanlar), (mürşidlerine ulaşmadıkları için) uzak bir dalâletle sapmışlardır.

İnsanları Allah'ın yolundan saptıranlar, Allah'a ulaşmayı dilememesi kesinleşmiş olan insanlardır. Kendileri Allah'a ulaşmayı dilemiyorlar, başkaları da Allah'a ulaşmayı dileyince, Allah'ın yolundan onları da menediyorlar. Onların Allah'ın yoluna girmelerine mani oluyorlar. Allahû Tealâ: “Mani olanların hepsi, onlar uzak bir dalâlet içindedirler.” diyor. Hiçbir zaman Allah'a ulaşmayı dilemeyecek olan zavallı insanlar...

 

9/TEVBE-115

Bismillâhirrahmânirrahîm

İmam İskender Ali Mihr : Allah, bir kavmi hidayete erdirdikten sonra, takva sahibi olacakları şeyler onlara açıklanıncaya kadar (açıklanmadıkça) (o kavmi), dalâlete düşürecek (saptıracak) değildir. Muhakkak ki Allah, herşeyi en iyi bilendir.
Diyanet İşleri : Doğru yola ilettikten sonra, sakınacakları şeyleri kendilerine apaçık bildirmedikçe, Allah bir toplumu saptıracak değildir. Şüphesiz Allah, her şeyi hakkıyla bilendir.
Abdulbaki Gölpınarlı : Allah, bir topluluğu doğru yola sevkettikten sonra sakınacakları şeyleri apaçık bildirinceye dek tekrar onları sapıklığa terketmez. Şüphe yok ki Allah, her şeyi bilir.
Adem Uğur : Allah bir topluluğu doğru yola ilettikten sonra, sakınacakları şeyleri kendilerine açıklayıncaya kadar onları saptıracak değildir. Allah her şeyi çok iyi bilendir.
Ahmed Hulusi : Allâh bir topluluğu hakikate erdirdikten sonra, saptırmaz; korunacakları şeyler kendilerine açıkça belli olup, onlardan sapma olmadıkça! Muhakkak ki Allâh Bi-küllî şey'in Aliym'dir.
Ahmet Tekin : Allah bir kavme doğru yolu gösterdikten sonra, nelerden arınıp, nelerden korunacaklarını, hangi emirleri yerine getireceklerini, kime sığınacaklarını, kulluk ve sorumluluk şuuruyla, haklarına ve özgürlüklerine sahip çıkarak nasıl şahsiyetli davranacaklarını, dinî ve sosyal görevlerinin nasıl bilincinde olacaklarını iyice açıklamadan onları başlarına buyruk hale getirecek, hak yoldan uzaklaşmalarına, dalâleti, bozuk düzeni, helâki tercihlerine imkân tanıyacak bir sebep yaratmaz. Her şey Allah’ın ilmi, iradesi, planı dahilinde gerçekleşmektedir.
Ahmet Varol : Allah bir topluluğu doğru yola eriştirdikten sonra sakınmaları gereken şeyleri kendilerine açıklamadan onları sapıklığa düşürmez. Muhakkak Allah her şeyi bilmektedir.
Ali Bulaç : Bir topluluğa Allah, hidayet verdikten sonra, korkup sakınacakları şeyleri kendilerine açıklayıncaya kadar, onları sapıklığa sürükleyecek değildir. Şüphesiz Allah, her şeyi bilendir.
Ali Fikri Yavuz : Allah bir kavmi hidâyete (İslâma) ulaştırdıktan sonra, nelerden sakınacaklarını kendilerine açıklamadıkça, onları sapıklıkla sorumlu tutacak değildir. Muhakkak ki, Allah her şeyi kemâliyle bilendir.
Bekir Sadak : Allah, bir milleti dogru yola eristirdikten sonra, sakinacaklari seyleri onlara aciklamadikca, sapikliga dusurmez. Allah suphesiz her seyi bilir.
Celal Yıldırım : Allah bir milleti doğru yola çıkardıktan sonra ne gibi şeylerden sakınmaları gerektiğini açıklamadıkça onları doğru yoldan saptıracak değildir. Şüphesiz ki Allah her şeyi yeterince bilendir.
Diyanet İşleri (eski) : Allah, bir milleti doğru yola eriştirdikten sonra, sakınacakları şeyleri onlara açıklamadıkça, sapıklığa düşürmez. Allah şüphesiz her şeyi bilir.
Diyanet Vakfi : Allah bir topluluğu doğru yola ilettikten sonra, sakınacakları şeyleri kendilerine açıklayıncaya kadar onları saptıracak değildir. Allah her şeyi çok iyi bilendir.
Edip Yüksel : ALLAH bir toplumu doğru yola ilettikten sonra, sakınacakları şeyleri bildirmeden, onları sapıklığa mahkum edecek değildir. ALLAH her şeyi Bilendir.
Elmalılı Hamdi Yazır : Allah bir kavmi hidayete çıkardıktan sonra nelerden sakınacaklarını kendilerine beyan etmedikçe onları dalâle düşürmek ıhtimali yoktur, hakikat, Allah her şeye alîmdir
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Allah bir kavmi hidayete erdirdikten sonra nelerden sakınacaklarını kendilerine açıklamadıkça onları sapıklığa düşürme ihtimali yoktur. Şüphesiz Allah herşeyi bilendir.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : Allah, bir kavmi hidayete erdirdikten sonra, nelerden sakınacaklarını kendilerine iyice açıklamadıkça dalalete düşürmez. Gerçek şu ki, Allah her şeyi bilir.
Fizilal-il Kuran : Allah bir toplumu doğru yola ilettikten sonra, nelerden sakınacaklarını açıkça belirtmedikçe kendilerini sapıklığa düşürmez. Hiç kuşkusuz Allah her şeyi bilir.
Gültekin Onan : Bir topluluğa Tanrı, hidayet verdikten sonra, korkup sakınacakları şeyleri kendilerine açıklayıncaya kadar, onları sapıklığa sürükleyecek değildir. Şüphesiz Tanrı, her şeyi bilendir.
Hasan Basri Çantay : Allah bir kavme hidâyet etdikden sonra sakınacakları şeyleri kendilerine apaçık bildirinceye kadar onları (n) sapıklığına (hükm) edecek değildir. Şüphesiz ki Allah her şey'i hakkıyle bilendir.
Hayrat Neşriyat : Allah ise bir kavmi, kendilerini hidâyete erdirdikten sonra, sakınacakları şeyleri onlara açıklamadıkça dalâlete düşürecek değildir. Muhakkak ki Allah, herşeyi hakkıyla bilendir.
İbni Kesir : Allah bir kavmi hidayete erdirdikten sonra; sakınacakları şeyleri onlara açıklamadıkça dalalete düşürmez. Muhakkak ki Allah; her şeyi bilendir.
Muhammed Esed : Ve Allah bir topluluğu -onlara doğru yolu gösterdikten sonra (bile)- sakınıp gözetecekleri şeyler konusunda kendilerini (bütünüyle) aydınlatmadan asla sapıklıkla suçlamaz. Gerçek şu ki, Allah her şeyi aslıyla ve bütünüyle bilir.
Ömer Nasuhi Bilmen : Allah Teâlâ bir kavme hidâyet ettikten sonra onlara sakınacakları herşeyi açıkça bildirmedikçe, onları dalâlete düşürecek değildir. Şüphe yok ki, Allah Teâlâ her şeyi tamamıyla bilicidir.
Ömer Öngüt : Allah bir topluluğu hidayete erdirdikten sonra, sakınmaları gereken şeyleri kendilerine açıklamadıkça onları dalâlete düşürecek değildir. Şüphesiz ki Allah her şeyi bilendir.
Şaban Piriş : Allah, bir topluma hidayet verdikten sonra, onlara sakınılmaları gereken şeyleri açıklamadan, onları sapıklıkta bırakmaz. Şüphesiz ki Allah, her şeyi bilendir.
Suat Yıldırım : Allah bir topluluğu doğru yola ilettikten sonra, nelerden sakınacaklarını kendilerine bildirmedikçe, onları dalâlete sürüklemez.Şüphesiz ki Allah her şeyi hakkıyla bilir.
Süleyman Ateş : Allâh, bir kavmi doğru yola ilettikten sonra, sakınmaları gereken şeyleri kendilerine açıklamadıkça onları saptıracak değildir. Allâh herşeyi bilendir.
Tefhim-ul Kuran : Bir topluluğa, Allah, hidayet verdikten sonra, korkup sakınacakları şeyleri kendilerine açıklayıncaya kadar, onları sapıklığa sürükleyecek değildir. Şüphesiz Allah, her şeyi bilendir.
Ümit Şimşek : Allah bir topluluğa hidayet verdikten sonra, sakınacakları şeyleri kendilerine iyice açıklamadan onların sapıklığına hükmetmez. Muhakkak ki Allah herşeyi bilmektedir.
Yaşar Nuri Öztürk : Allah bir topluluğa kılavuzluk ettikten sonra, sakınacakları şeyleri kendilerine ayan-beyan bildirinceye kadar, onların sapıklığına hükmetmez. Allah her şeyi hakkıyla bilendir.
Kaynak : İmam İskender Ali Mihr
Tür : Diğer Tarih : 4.11.2018
[ Tüm yazılara ulaşmak için burayı tıklayınız. ]

1, 2, 3, 4, 5, 6, 7, 8, 9, 10, 11, 12, 13, 14, 15, 16, 17, 18, 19, 20, 21, 22, 23, 24, 25, 26, 27, 28, 29, 30, 31, 32, 33, 34, 35, 36, 37, 38, 39, 40, 41, 42, 43, 44, 45, 46, 47, 48, 49, 50, 51, 52, 53, 54, 55, 56, 57, 58, 59, 60, 61, 62, 63, 64, 65, 66, 67, 68, 69, 70, 71, 72, 73, 74, 75, 76, 77, 78, 79, 80, 81, 82, 83, 84, 85, 86, 87, 88, 89, 90, 91, 92, 93, 94, 95, 96, 97, 98, 99, 100, 101, 102, 103, 104, 105, 106, 107, 108, 109, 110, 111, 112, 113, 114, 115, 116, 117, 118, 119, 120, 121, 122, 123, 124, 125, 126, 127, 128129

Sure Adına Göre Sırala

 

 

 

 

Sayfa Ziyaret Sayacı
70.182