YÛNUS-76

Anasayfa » YÛNUS Suresi » YÛNUS-76
share on facebook  tweet  share on google  print  

YÛNUS-76

"YÛNUS Suresi" için, toplam 1 sonuç arasından 1 - 1 arası sonuçlar

<<<<<10/YÛNUS-76>>>>>

Bismillâhirrahmânirrahîm

فَلَمَّا جَاءهُمُ الْحَقُّ مِنْ عِندِنَا قَالُواْ إِنَّ هَذَا لَسِحْرٌ مُّبِينٌ

Fe lemmâ câehumul hakku min indinâ kâlû inne hâzâ le sıhrun mubîn(mubînun).

Böylece onlara katımızdan hak geldiği zaman: “Muhakkak ki bu, apaçık bir sihirdir.” dediler.  
1. fe lemmâ : böylece, olduğu zaman
2. câe-humu el hakku : onlara hak geldi
3. min indi-nâ : katımızdan
4. kâlû : dediler
5. inne : muhakkak
6. hâzâ : bu
7. le sıhrun : mutlaka bir sihirdir
8. mubînun : apaçık, açıkça

AÇIKLAMA

Bismillâhirrahmânirrahîm

İblis, insanların yakasını bırakmadan, onlarla devamlı meşgul olarak onların Allah'ın doğrularına yaklaşmalarını, mutlaka onlara tesir etmek suretiyle önlemeye çalışır. Firavun ve onun ileri gelenleri de Hakk'tan gelen apaçık mucizeleri gördükleri zaman hep aynı şeyi söylemişler, "bu bir sihirdir" demişlerdir.

Oysaki Hakk Allah'a ulaşmayı dilemekten başlayan ve ruhu, vechi, nefsi, iradeyi Allah'a teslim etmekle noktalanan 7 safhalık bir kurtuluş (felâh) reçetesidir.

10/YÛNUS-76

10/YÛNUS-76

Bismillâhirrahmânirrahîm

İmam İskender Ali Mihr : Böylece onlara katımızdan hak geldiği zaman: “Muhakkak ki bu, apaçık bir sihirdir.” dediler.
Diyanet İşleri : Katımızdan kendilerine hak (mucize) gelince, “Şüphesiz bu, apaçık bir sihirdir” dediler.
Abdulbaki Gölpınarlı : Gerçek olan şey, katımızdan onlara gelince bu dediler, şüphe yok ki apaçık bir büyü.
Adem Uğur : Katımızdan onlara hak (mucize) gelince: "Bu elbette apaçık bir sihirdir" dediler.
Ahmed Hulusi : İndîmizden onlara Hak geldiğinde: "Muhakkak ki bu apaçık bir sihirdir" dediler.
Ahmet Tekin : Kendilerine tarafımızdan hak bir mûcize, doğru bilgiler gelince:
'Bunlar kesinlikle, aklımızı etki altına alan apaçık bir sihirdir, bir aldatmacadır' dediler.
Ahmet Varol : Onlara katımızdan gerçek gelince: 'Bu apaçık bir sihirdir' dediler.
Ali Bulaç : Onlara katımızdan hak geldiği zaman, dediler ki: "Bu, kuşkusuz apaçık bir büyüdür."
Ali Fikri Yavuz : Tarafımızdan kendilerine mûcize geldiği vakit, “ - Muhakkak bu açık bir sihirdir.” dediler.
Bekir Sadak : Gercek, katimizdan onlara gelince: «Dogrusu bu apacik bir buyudur» dediler.
Celal Yıldırım : Onlara bizim katımızdan hak gelince, «bu ancak açık bir sihirdir» dediler.
Diyanet İşleri (eski) : Gerçek, katımızdan onlara gelince: 'Doğrusu bu apaçık bir büyüdür' dediler.
Diyanet Vakfi : Katımızdan onlara hak (mucize) gelince: «Bu elbette apaçık bir sihirdir» dediler.
Edip Yüksel : Tarafımızdan kendilerine gerçek gelince, 'Bu apaçık bir büyüdür,' dediler.
Elmalılı Hamdi Yazır : Tarafımızdan kendilerine hak geldiği vakıt her halde bu açık bir sihir dediler
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Tarafımızdan kendilerine hak gelince, «Muhakkak bu açık bir sihir!» dediler.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : Kendilerine tarafımızdan hak gelince, «Muhakkak ki bu, apaçık bir sihirdir.» dediler.
Fizilal-il Kuran : Bizim tarafımızdan gönderilen gerçek onlara ulaşınca, «Bu apaçık bir büyüdür» dediler.
Gültekin Onan : Onlara katımızdan hak geldiği zaman, dediler ki: "Bu, kuşkusuz apaçık bir büyüdür."
Hasan Basri Çantay : Tarafımızdan kendilerine hak (mu'cize) geldiği vakit: «Her halde bu, apaçık bir sihirdir» dediler.
Hayrat Neşriyat : Nihâyet onlara tarafımızdan hak gelince: 'Doğrusu bu apaçık bir sihirdir' dediler.
İbni Kesir : Tarafımızdan kendilerine hak geldiği vakit; doğrusu bu, apaçık bir büyüdür, dediler.
Muhammed Esed : Öyle ki, kendilerine katımızdan hak geldiği zaman, "Bakın, bu düpedüz bir büyü!" dediler.
Ömer Nasuhi Bilmen : Vaktâ ki onlara Bizim tarafımızdan hak geldi, «Şüphe yok ki bu elbette apaçık bir sahirdir,» dediler.
Ömer Öngüt : Katımızdan kendilerine hak geldiği zaman: “Doğrusu bu apaçık bir sihirdir. ” dediler.
Şaban Piriş : Katımızdan onlara gerçek geldiği zaman, onlar: -Bu, apaçık bir sihirdir! demişlerdi.
Suat Yıldırım : Onlara tarafımızdan gerçek ulaşınca: "Bu besbelli bir sihirdir." dediler.
Süleyman Ateş : Onlara katımızdan gerçek gelince: "Bu, apaçık bir büyüdür." dediler.
Tefhim-ul Kuran : Onlara katımızdan hak geldiği zaman, dediler ki: «Bu, kuşkusuz apaçık bir büyüdür.»
Ümit Şimşek : Tarafımızdan onlara hak geldiğinde, 'Bu düpedüz bir büyü' dediler.
Yaşar Nuri Öztürk : Gerçek, katımızdan onlara geldiğinde şöyle demişlerdi: "Hiç kuşkusuz, bu, apaçık bir büyüdür."
Kaynak : İmam İskender Ali Mihr
Tür : Diğer Tarih : 4.11.2018
[ Tüm yazılara ulaşmak için burayı tıklayınız. ]

1, 2, 3, 4, 5, 6, 7, 8, 9, 10, 11, 12, 13, 14, 15, 16, 17, 18, 19, 20, 21, 22, 23, 24, 25, 26, 27, 28, 29, 30, 31, 32, 33, 34, 35, 36, 37, 38, 39, 40, 41, 42, 43, 44, 45, 46, 47, 48, 49, 50, 51, 52, 53, 54, 55, 56, 57, 58, 59, 60, 61, 62, 63, 64, 65, 66, 67, 68, 69, 70, 71, 72, 73, 74, 75, 76, 77, 78, 79, 80, 81, 82, 83, 84, 85, 86, 87, 88, 89, 90, 91, 92, 93, 94, 95, 96, 97, 98, 99, 100, 101, 102, 103, 104, 105, 106, 107, 108109

Sure Adına Göre Sırala

 

 

 

 

 

Sayfa Ziyaret Sayacı
60.045