YÛSUF-94

Anasayfa » YÛSUF Suresi » YÛSUF-94
share on facebook  tweet  share on google  print  

YÛSUF-94

"YÛSUF Suresi" için, toplam 1 sonuç arasından 1 - 1 arası sonuçlar

<<<<<12/YÛSUF-94>>>>>

Bismillâhirrahmânirrahîm

وَلَمَّا فَصَلَتِ الْعِيرُ قَالَ أَبُوهُمْ إِنِّي لَأَجِدُ رِيحَ يُوسُفَ لَوْلاَ أَن تُفَنِّدُونِ

Ve lemmâ fasalatil’îru kâle ebûhum innî le ecidu rîha yûsufe lev lâ en tufennidûn(tufennidûni).

Ve kafile (Mısır'dan) ayrıldığı zaman onların babası şöyle dedi: “Bana 'bunuyor' demezseniz, gerçekten ben Yusuf'un rayihasını (kokusunu, Yusuf'tan gelen rüzgârın esintisini) duyuyorum.”  
1. ve lemmâ : ve olduğu zaman
2. fasalatil'îru (fasalati el îru) : kafile ayrıldı
3. kâle : dedi
4. ebû-hum : onların babası
5. in-nî : muhakkak ben, gerçekten ben
6. le ecidu : buluyorum (duyuyorum)
7. rîha yûsufe : Yusuf'un kokusu (esintisi, rüzgârı, rayihası)
8. lev lâ : eğer olmasa, olmazsa
9. en tufennidû-ni
(fened)
: bana bunuyor demeniz
: (kişinin ihtiyarlıktan dolayı bunaması)

AÇIKLAMA

Bismillâhirrahmânirrahîm

Gelen kafilede Hz. Yusuf'a ait bir şeyin olduğu ve bunun gözlerini açacağı konusu Hz. Yâkub'a Allahû Tealâ tarafından bildirilmiştir. Allahû Tealâ esintiyi hissettirerek ve ona vahyederek hakikatleri zaten bildirmiştir. Ve Hz. Yusuf'un kokusunu göndermiştir. Bu, "Sana, seni feraha erdirecek olan bir şey geliyor Yusuf'tan." mânâsında söylenmiş bir sözdür.

12/YÛSUF-94

Bismillâhirrahmânirrahîm

İmam İskender Ali Mihr : Ve kafile (Mısır'dan) ayrıldığı zaman onların babası şöyle dedi: “Bana 'bunuyor' demezseniz, gerçekten ben Yusuf'un rayihasını (kokusunu, Yusuf'tan gelen rüzgârın esintisini) duyuyorum.”
Diyanet İşleri : Kervan (Mısır’dan) ayrılınca babaları, “Bana bunak demezseniz, şüphesiz ben Yûsuf’un kokusunu alıyorum” dedi.
Abdulbaki Gölpınarlı : Kervan, Mısır'dan ayrılınca babaları, bana bunak demeseniz bâri, Yûsuf'un kokusunu duyuyorum dedi.
Adem Uğur : Kafile (Mısır'dan) ayrılınca, babaları (yanındakilere): Eğer bana bunamış demezseniz inanın ben Yusuf'un kokusunu alıyorum! dedi.
Ahmed Hulusi : Ne zaman ki kervan (Yusuf'un şehrinden) ayrıldı, (yurtlarındaki) babaları şöyle dedi: "Eğer bana yaşlandı; ne dediğinin farkında değil demezseniz (bilin ki), kesinlikle ben Yusuf'un kokusunu (dalgasını) alıyorum. "
Ahmet Tekin : Kafile Mısır’dan ayrılınca, babaları:
'Eğer, bana bunamış demezseniz, ben Yusuf’un kokusunu aldığımı hissediyorum' dedi.
Ahmet Varol : Kervan (Mısır'dan) ayrılınca babaları dedi ki: 'Eğer beni bunaklıkla suçlamazsanız inanın ben Yusuf'un kokusunu alıyorum!'
Ali Bulaç : Kafile (Mısır'dan) ayrılmaya başladığı zaman, babaları dedi ki: "Eğer beni bunamış saymıyorsanız, inanın Yusuf'un kokusunu (burnumda tüter) buluyorum."
Ali Fikri Yavuz : (Mısır’dan babalarına dönmekte olan) kafile ayrılınca beriden babaları şöyle dedi: “- Doğrusu bana bunaklık isnad etmezseniz, ben Yûsuf’un kokusunu hissediyorum.”
Bekir Sadak : Kervan, memleketlerine donmek uzere ayrildiginda, babalari: «Dogrusu ben Yusuf'un kokusunu duyuyorum; ne olur bana bunak demeyin» dedi.
Celal Yıldırım : Kafile (Mısır'dan) ayrılıp hareket edince, babaları, «Şüpheniz olmasın ki, ben Yûsuf'un kokusunu alıyorum ; bana «bunadı» demeseniz (iyi olur),» dedi.
Diyanet İşleri (eski) : Kervan, memleketlerine dönmek üzere ayrıldığında, babaları: 'Doğrusu ben Yusuf'un kokusunu duyuyorum; ne olur bana bunak demeyin' dedi.
Diyanet Vakfi : Kafile (Mısır'dan) ayrılınca, babaları (yanındakilere): Eğer bana bunamış demezseniz inanın ben Yusuf'un kokusunu alıyorum! dedi.
Edip Yüksel : Kervan (Mısır'dan) ayrılınca babaları, 'Beni bunamış saymayın, Yusuf'un kokusunu işitiyorum,' dedi.
Elmalılı Hamdi Yazır : Vaktâ ki beriden kârban ayrıldı, öteden babaları doğrusu, dedi: ben cidden Yusüfün kokusunu duyuyorum, bana bunaklık isnadına kalkışmasanız
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Ne zaman ki, bu taraftan kervan ayrıldı, öteden babaları dedi ki: «Doğrusu ben bana bunaklık yakıştırmasına kalkmazsanız gerçekten Yusuf'un kokusunu duyuyorum, eğer bunak demezseniz!»
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : Ne zaman ki, kafile (Mısır'dan) ayrıldı, öteden babaları dedi ki: «Eğer bana bunak demezseniz, doğrusu ben Yusuf'un kokusunu alıyorum.»
Fizilal-il Kuran : Kervan yola çıkınca, babaları yanındakilere; «Eğer bana bunak demeyecekseniz, söyleyeyim ki, burnuma Yusuf'un kokusu geliyor» dedi...
Gültekin Onan : Kafile (Mısır'dan) ayrılmaya başladığı zaman, babaları dedi ki: "Eğer beni bunamış saymıyorsanız, inanın Yusuf'un kokusunu (burnumda tüter) buluyorum."
Hasan Basri Çantay : Vaktaki kaafile (Mısırdan) ayrıldı, (öteden) babaları (Ya'kub)i dedi ki: «Bana bunak demezseniz, inanın ki, (şimdi) Yuusufun kokusunu duyuyorum»!
Hayrat Neşriyat : Böylece kervan (Mısır’dan) ayrılınca, babaları: 'Doğrusu ben, gerçekten Yûsuf’un kokusunu duyuyorum. Eğer bana bunaklık isnâd etmeseydiniz (beni tasdîk ederdiniz.)'dedi.
İbni Kesir : Kafile ayrılınca babaları dedi ki: Bana bunak demezseniz; inan olsun ki, Yusuf'un kokusunu duyuyorum.
Muhammed Esed : (Yakub'un oğullarına ait olan) kervan yola koyulduğu sıralarda babaları (yanında bulunan kimselere): "Bunak olduğuma yormazsanız (derim ki) Yusuf'un kokusunu alıyorum!"
Ömer Nasuhi Bilmen : Vaktâ ki, kâfile ayrıldı. Babaları dedi ki: «Ben muhakkak Yusuf'un kokusunu buluyorum. Eğer bana bunaklık isnad etmeyecek olsa idiniz» (elbette beni tasdik ederdiniz).
Ömer Öngüt : Kafile (Mısır'dan) ayrılınca babaları: “İnanın ki ben Yusuf'un kokusunu duyuyorum. Eğer beni bunak yerine koymazsanız (sözlerime inanacaksınız). ”
Şaban Piriş : Kafile, yola çıktığında, babaları: -Doğrusu ben Yusuf’un kokusunu alıyorum; ne olur beni bunak zannetmeyin, dedi.
Suat Yıldırım : Kafile daha Mısır’dan ayrılır ayrılmaz, öteden babaları:"Şayet ‘bunadı’ demezseniz, doğrusu, ben Yusuf’un kokusunu alıyorum!" dedi.
Süleyman Ateş : Kervan (Mısır'dan) ayrıl(ıp yola koyul)unca, babaları, (yanında bulunanlara): "Eğer bana bunak demezseniz, ben Yûsuf'un kokusunu alıyorum." dedi.
Tefhim-ul Kuran : Kafile (Mısır'dan) ayrılmaya başladığı zaman, babaları dedi ki: «Eğer beni bunamış saymıyorsanız, inanın Yusuf'un kokusunu (burnumda tüter) buluyorum.»
Ümit Şimşek : Kafile Mısır'dan henüz ayrılmıştı ki, babaları 'Yusuf'un kokusunu alıyorum,' dedi. 'Tabii beni bunaklıkla suçlamazsanız.'
Yaşar Nuri Öztürk : Kervan oradan ayrılınca, öte yandan babaları şöyle seslendi: "Yemin olsun, ben Yûsuf'un kokusunu duyuyorum. Umarım bana bunaklık isnat etmezsiniz."
Kaynak : İmam İskender Ali Mihr
Tür : Diğer Tarih : 4.11.2018
[ Tüm yazılara ulaşmak için burayı tıklayınız. ]

1, 2, 3, 4, 5, 6, 7, 8, 9, 10, 11, 12, 13, 14, 15, 16, 17, 18, 19, 20, 21, 22, 23, 24, 25, 26, 27, 28, 29, 30, 31, 32, 33, 34, 35, 36, 37, 38, 39, 40, 41, 42, 43, 44, 45, 46, 47, 48, 49, 50, 51, 52, 53, 54, 55, 56, 57, 58, 59, 60, 61, 62, 63, 64, 65, 66, 67, 68, 69, 70, 71, 72, 73, 74, 75, 76, 77, 78, 79, 80, 81, 82, 83, 84, 85, 86, 87, 88, 89, 90, 91, 92, 93, 94, 95, 96, 97, 98, 99, 100, 101, 102, 103, 104, 105, 106, 107, 108, 109, 110111

 

 

 

 

Sayfa Ziyaret Sayacı
58.887