<<<<<13/RA'D-16>>>>>
Bismillâhirrahmânirrahîm
قُلْ مَن رَّبُّ السَّمَاوَاتِ وَالأَرْضِ قُلِ اللّهُ قُلْ أَفَاتَّخَذْتُم مِّن دُونِهِ أَوْلِيَاء لاَ يَمْلِكُونَ لِأَنفُسِهِمْ نَفْعًا وَلاَ ضَرًّا قُلْ هَلْ يَسْتَوِي الأَعْمَى وَالْبَصِيرُ أَمْ هَلْ تَسْتَوِي الظُّلُمَاتُ وَالنُّورُ أَمْ جَعَلُواْ لِلّهِ شُرَكَاء خَلَقُواْ كَخَلْقِهِ فَتَشَابَهَ الْخَلْقُ عَلَيْهِمْ قُلِ اللّهُ خَالِقُ كُلِّ شَيْءٍ وَهُوَ الْوَاحِدُ الْقَهَّارُ
Kul men rabbus semâvâti vel ard(ardı), kulillâh(kulillâhu), kul e fettehaztum min dûnihî evliyâe lâ yemlikûne li enfusihim nef’an ve lâ darrâ(darren), kul hel yestevil a’mâ vel basîru em hel testevîz zulumâtu ven nûr(nûru), em cealû lillâhi şurakâe halakû ke halkıhî fe teşâbehel halku aleyhim, kulillâhu hâliku kulli şey’in ve huvel vâhidul kahhâr(kahhâru).
AÇIKLAMA Bismillâhirrahmânirrahîm
"Semaların ve yeryüzünün Rabbi kimdir?" Bütün semaları 250 milyar galaksi; herbirinde 250 milyar yıldız), sonsuz bir kâinatı yaratan O, Allah'tır. "O'ndan başka kendilerine bile fayda ve zararı olmayan dostlar mı edindiniz?" Taşlar nihayet, Allah'ın yarattığı cansız birşeylerdir. "Gören ve görmeyen bir olur mu?" Taş görmez. Allah görür. "Karanlıklar ile nur bir olur mu?""Yoksa onlar, O'nun yaratması gibi yaratan ortaklar kıldılar da, böylece bu yaratma onlara benzer mi göründü?" Putları da yaratan, taşları da yaratan gene Allah'tır. İnsanlar onlara elleriyle şekil verip, putları oluşturmuşlardır. Âyette geçen "Kahhar" kelimesi "kahreden, yok eden, mahveden" mânâsına gelmektedir. Allahû Tealâ tek Kahhar, herşeye gücü yeten, en kuvvetli olandır. Herşey Allah'ın sadece bir mahlûkudur. İnsanlık tarihi boyunca kabile hayatı yaşanan birçok yerde, yarattıkları putlara tapan insanlar varolmuştur. Ve Allahû Tealâ burada putlara tapan insanların zavallılığını en güzel bir biçimde dile getirmiştir. Hz. İbrâhîm, putların bulunduğu binaya girerek, bir tanesi hariç, bütün putları parçalamış. Sabahleyin yakalamışlar: "Sen kırmışsın putları." demişler. O da: Ben kırmadım. O kırmıştır." diyerek kırmadığı putu göstermiş. Putperestler demişler ki: "O taş parçası hiç kırabilir mi onları?" Hz. İbrâhîm de demiş ki: "Putları bile kıramayan bir şeyi kendinize tanrı kılmaktan utanmıyor musunuz?" Bunun üzerine Hz. İbrâhîm'i ateşe atma kararı verilmiştir. Sonra Allah'ın yardımıyla ateş, su; odunların herbiri de birer balık olmuş. Kâfirler ise onu ateşe attıklarını zannetmişler ve yanıldıklarını görmüşlerdir.
13/RA'D-16
1, 2, 3, 4, 5, 6, 7, 8, 9, 10, 11, 12, 13, 14, 15, 16, 17, 18, 19, 20, 21, 22, 23, 24, 25, 26, 27, 28, 29, 30, 31, 32, 33, 34, 35, 36, 37, 38, 39, 40, 41, 42, 43