İBRÂHÎM-46

Anasayfa » İBRÂHÎM Suresi » İBRÂHÎM-46
share on facebook  tweet  share on google  print  

İBRÂHÎM-46

"İBRÂHÎM Suresi" için, toplam 1 sonuç arasından 1 - 1 arası sonuçlar

<<<<<14/İBRÂHÎM-46>>>>>

Bismillâhirrahmânirrahîm

وَقَدْ مَكَرُواْ مَكْرَهُمْ وَعِندَ اللّهِ مَكْرُهُمْ وَإِن كَانَ مَكْرُهُمْ لِتَزُولَ مِنْهُ الْجِبَالُ

Ve kad mekerû mekrehum ve indallâhi mekruhum, ve in kâne mekruhum li tezûle minhul cibâl(cibâlu).

Onlar tuzaklarını (hilelerini) kurmuşlardı. Ve onların tuzakları (hileleri) Allah'ın indindedir (Allah onların tuzaklarını bilir), onların tuzakları (hileleri), dağları yok edecek (güçte) olsa bile...  
1. ve kad : ve olmuştu
2. mekerû : (hile) tuzak kurdular
3. mekre-hum : onların hileleri, tuzakları
4. ve inde allâhi : ve Allah'ın indindedir (katında, bilgisi vardır)
5. mekru-hum, : onların tuzakları, hileleri
6. ve in kâne : ve olsa bile
7. mekru-hum : onların tuzakları, hileleri
8. li tezûle : zail olması, yok edecek olması
9. min-hu : ondan (onunla)
10. el cibâlu : dağlar

AÇIKLAMA

Bismillâhirrahmânirrahîm

Allahû Tealâ herşeyden haberdardır. Kuvvetin sahipleri her zaman zulüm sahibi değillerdir. Kuvvetin sahibi olup da zulmün sahibi olanlardan, Allah hesap sorar.

Dünya hayatını yaşarken onlar her türlü zulmü işlerler. Ama bir gün kıyâmet kopacak ve o zalimler canlandırıldıklarında mekânları cehennem olacaktır.

Kim Allah'ın dostlarına hile yaparsa, Allah da onlara hile yapar. Allah'ın Resûl'üne öğretilmiş ve deli damgası vururlar. Böylece o Resûl'ün Duhan Suresinin 14'üncü âyetindeki öğretilmiş ve deli diye damgalanan Resûl olduğu kesinleşir. Onlar hile yaparlar, Allah'ın Resûl'ünü rezil etmek için tuzak kurarlar, Allah da hile yapar ve kendi tuzaklarına kendileri düşerler. Çünkü tuzaklarıyla herkese Allah'ın Resûl'ünün şeytandan vahiy alıyor (şeytan tarafından öğretilmiş) ve deli olduğunu 4 profesör iddia etmişler ve herkesi inandırmışlardır. Böylece o Resûl'ün Kur'ân'da Duhan-14'te geçen Resûl olduğu aksi iddia edilemeyecek şekilde kesinleşmiştir.

14/İBRÂHÎM-46

Bismillâhirrahmânirrahîm

İmam İskender Ali Mihr : Onlar tuzaklarını (hilelerini) kurmuşlardı. Ve onların tuzakları (hileleri) Allah'ın indindedir (Allah onların tuzaklarını bilir), onların tuzakları (hileleri), dağları yok edecek (güçte) olsa bile...
Diyanet İşleri : Onlar gerçekten tuzaklarını kurmuşlardı. Tuzakları yüzünden dağlar yerinden oynayacak olsa bile, tuzakları Allah katındadır (Allah, onu bilir).
Abdulbaki Gölpınarlı : Düzenlerini yaptılar, düzdükleri hîlelerin cezâsıysa Allah katında, hattâ hîlelerinden dağlar bile yerinden oynasa.
Adem Uğur : Hilelerinin cezası Allah katında (malum) iken, onlar, tuzaklarını kurmuşlardı. Halbuki onların hileleriyle dağlar yerinden gidecek değildi!
Ahmed Hulusi : Gerçekten onlar, mekrlerini yaptılar; onların mekrleri Allâh indîndedir (karşılığından kurtulamazlar)! Onların mekrleri (hileleri), dağları yerinden oynatacak kadar olsa (neye yarar)!
Ahmet Tekin : Hilelerinin cezası Allah katında belli iken, onlar sinsice hileler, İslâm’ın yükselişini önleme, müslümanların ilerlemesini engelleme planları yapmışlar, tuzaklar kurmuşlardı. Onların sinsi planlarıyla dağlar yerinden gidecek değildi.
Ahmet Varol : Onlar tuzaklarını kurdular. Oysa onların tuzakları Allah katındadır. İsterse onların tuzakları dağları yerinden oynatacak olsun.
Ali Bulaç : Gerçek şu ki, onlar hileli düzenler kurdular. Oysa onların düzenleri, dağları yerlerinden oynatacak da olsa, Allah katında onlara hazırlanmış düzen (kötü bir karşılık) vardır.
Ali Fikri Yavuz : Gerçekten onlar, (İslâma karşı) hile ve tuzaklarını kurdular. Allah katında da onlara hilelerine karşı azap var; isterse onların hileleri dağları yerinden oynatacak olsun.
Bekir Sadak : suphesiz onlar duzenlerini kurdular; oysa daglari yerinden oynatacak olsa bile, bu duzenleri hep Allah'in elindeydi.
Celal Yıldırım : Onlar kurmak istedikleri tuzağı kurdular; hile ve tuzaklarıyla dağlar bile yerinden oynasa, Allah yanında da onların tuzağına karşı tuzak var.
Diyanet İşleri (eski) : Şüphesiz onlar düzenlerini kurdular; oysa dağları yerinden oynatacak olsa bile, bu düzenleri hep Allah'ın elindeydi.
Diyanet Vakfi : Hilelerinin cezası Allah katında (malum) iken, onlar, tuzaklarını kurmuşlardı. Halbuki onların hileleriyle dağlar yerinden gidecek değildi!
Edip Yüksel : Onlar planlarını yaptılar, halbuki planları ALLAH'ın kontrolündeydi. Planları dağları yerinden oyanatacak kadar olsa bile..
Elmalılı Hamdi Yazır : Filhakıka onlar mekirlerini yaptılar, Allah ındinde de onlara mekir var, isterse onların mekirleri dağları yerinden oynatacak olsun
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Gerçekten onlar, tuzaklarını kurdular; Allah katında da onlara tuzak var; isterse onların tuzakları dağları yerinden oynatacak olsun!
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : Gerçekten onlar çeşitli hileler ve tuzaklar kurdular. Allah katında da onlara hilelerine karşı azab var; isterse onların hileleri dağları yerinden oynatacak olsun.
Fizilal-il Kuran : Onlar kuracakları tuzağı kurdular. Fakat tuzakları dağları yerlerinden oynatabilecek nitelikte olsa bile, Allah'ın denetimi altındadır.
Gültekin Onan : Gerçek şu ki, onlar hileli düzenler kurdular. Oysa onların düzenleri, dağları yerlerinden oynatacak da olsa, Tanrı katında onlara hazırlanmış düzen (kötü bir karşılık) vardır.
Hasan Basri Çantay : Hakıykat, onlar (peygamberlere karşı) bir takım tuzaklar kurmuşlardı. Halbuki onların tuzaklarından dağlar yerinden oynayıb gitmiş olsa bile Allah katında onlara âid (nice nice) cezalar vardır.
Hayrat Neşriyat : Hâlbuki (onlar her türlü) tuzaklarıyla, gerçekten tuzak kurdular; Allah katında da tuzakları (beklemedikleri cezâları) var. Artık, isterse tuzakları dağları yerinden yok edecek olsun!
İbni Kesir : Gerçekten onlar, düzenlerini kurmuşlardı. Halbuki dağları oynatacak güçte olsa bile, onların bu düzenleri hep Allah'ın elindeydi.
Muhammed Esed : (Hal böyleyken,) onlar yine de, çürük ve asılsız tasarımlara dayanan oyunlarını oynamaya devam etmekteler; oysa, onların bütün oyunları, bütün düzenleri Allah'ın bilgisi içindedir. (Kafirler hakikat karşısında asla başarıya ulaşamazlar) velev ki bu oyunları dağları yerinden oynatacak kadar (yetkince kurgulanmış veyahut güçlü kuvvetli) olsun.
Ömer Nasuhi Bilmen : Ve muhakkak ki, (onlar) hileleriyle hilede bulundular ve onların hilesi, Allah katında (malum)dur. Ve onların hilesi, ondan dağlar zail olacak bir (kuvvette) değildir.
Ömer Öngüt : Gerçekten onlar kurmak istedikleri tuzağı kurmuşlardı. Oysa tuzakları dağları yerinden oynatacak (cinsten) olsa bile, onların tuzakları Allah'ın katında idi.
Şaban Piriş : Onlar tuzaklar kurmuşlardı; oysa dağları yerinden oynatacak olsa bile, bu tuzakları hep Allah’ın elindeydi.
Suat Yıldırım : Onlar tuzaklar kurdular, ama Allah nezdinde de onlara tuzak var, isterse onların tuzakları dağları yerinden oynatacak olsun!
Süleyman Ateş : Onlar tuzaklarını kurdular. Oysa tuzakları dağları yerinden kaldıracak (cinsten) olsa bile onların tuzakları, Allâh'ın yanındaydı (Allâh onların tuzaklarını bozar, cezâlarını verirdi).
Tefhim-ul Kuran : Gerçek şu ki, onlar hileli düzenler kurdular. Oysa onların düzenleri, dağları yerlerinden oynatacak da olsa, Allah katında onlara hazırlanmış düzen (kötü bir karşılık) vardır.
Ümit Şimşek : Onlar tuzaklarını kurdular. Ancak tuzakları Allah katındadıristerse o tuzaklar dağları yerinden oynatacak olsun.
Yaşar Nuri Öztürk : Tuzaklarını kurmuşlardı ama Allah katında da onlar için tuzak var. Zaten onların tuzakları dağları yerinden oynatacak türden olsa neye yarar!
Kaynak : İmam İskender Ali Mihr
Tür : Diğer Tarih : 4.11.2018
[ Tüm yazılara ulaşmak için burayı tıklayınız. ]

1, 2, 3, 4, 5, 6, 7, 8, 9, 10, 11, 12, 13, 14, 15, 16, 17, 18, 19, 20, 21, 22, 23, 24, 25, 26, 27, 28, 29, 30, 31, 32, 33, 34, 35, 36, 37, 38, 39, 40, 41, 42, 43, 44, 45, 46, 47, 48, 49, 50, 5152

Sure Adına Göre Sırala

 

 

 

 

Sayfa Ziyaret Sayacı
28.507