<<<<<14/İBRÂHÎM-2>>>>>
Bismillâhirrahmânirrahîm
اللّهِ الَّذِي لَهُ مَا فِي السَّمَاوَاتِ وَمَا فِي الأَرْضِ وَوَيْلٌ لِّلْكَافِرِينَ مِنْ عَذَابٍ شَدِيدٍ
Allâhillezî lehu mâ fîs semâvâti ve mâ fîl ard(ardı), ve veylun lil kâfirîne min azâbin şedîd(şedîdin).
AÇIKLAMA Bismillâhirrahmânirrahîm
Kâfir:
Îmânı artan mü'min olmak ise 14. basamakta mürşide tâbî olarak kalbe îmân yazılması ile oluşur.
Araplar: “Biz âmenû olduk.” dediler. (Onlara) de ki: “Siz âmenû olmadınız (Allah'a ulaşmayı dilemediniz). Fakat: “Teslim olduk.” deyin. Kalplerinize (içine) îmân girmedi. Ve eğer Allah'a ve O'nun Resûlü'ne itaat ederseniz (Allah'a ulaşmayı dilerseniz), amellerinizden bir şey eksiltmez. Muhakkak ki Allah, Gafur'dur, Rahîm'dir.”Allah'a göre îmânı artan mü'min olmak, hem söz hem kalple olması lâzımgelen bir müessesedir. Allahû Tealâ Kendisine ulaşmayı dileyen kişiye, on iki tane ihsan verir. Kişi, bu ihsanlarla irşad makamına ulaşıp, tâbî olabilirse Allah, kalbine îmânı yazar. Böylece kişi, kalbine îmân yazıldığı için îmânı artan mü'min olur. Allah'a ulaşmayı dilemezse bunlar hiçbir zaman gerçekleşmez. O zaman ebediyyen kâfir olarak kalır. Kim Allah'a ulaşmayı dilemeyip mü'min olamazsa Allahû Tealâ onlar için şiddetli bir azaptan bahsetmektedir. Şeytan, insanlara "Allah'a inanan mü'mindir, inanmayan kâfirdir" sözünü kabul ettirmişse de aslında sadece Allah'a ulaşmayı dileyen kişi mü'min olabilir. Allah'a ulaşmayı dilemeyen ise ömrü boyunca kâfir olarak kalır.
14/İBRÂHÎM-2
1, 2, 3, 4, 5, 6, 7, 8, 9, 10, 11, 12, 13, 14, 15, 16, 17, 18, 19, 20, 21, 22, 23, 24, 25, 26, 27, 28, 29, 30, 31, 32, 33, 34, 35, 36, 37, 38, 39, 40, 41, 42, 43, 44, 45, 46, 47, 48, 49, 50, 51, 52
Sure Adına Göre Sırala