İSRÂ-87

Anasayfa » İSRÂ Suresi » İSRÂ-87
share on facebook  tweet  share on google  print  

İSRÂ-87

"İSRÂ Suresi" için, toplam 1 sonuç arasından 1 - 1 arası sonuçlar

<<<<<17/İSRÂ-87>>>>>

Bismillâhirrahmânirrahîm

إِلاَّ رَحْمَةً مِّن رَّبِّكَ إِنَّ فَضْلَهُ كَانَ عَلَيْكَ كَبِيرًا

İllâ rahmeten min rabbik(rabbike), inne fadlehu kâne aleyke kebîrâ(kebîren).

(Bu) sadece Rabbinden bir rahmettir. Muhakkak ki O'nun (Rabbinin), senin üzerindeki fazlı büyüktür.  
1. illâ : ancak, sadece
2. rahmeten : bir rahmet
3. min rabbi-ke : senin Rabbinden
4. inne : muhakkak
5. fadle-hu : onun fazlı
6. kâne : oldu
7. aleyke : senin üzerinde
8. kebîren : büyük

AÇIKLAMA

Bismillâhirrahmânirrahîm

Allah herşeye kaadirdir. Allah dileseydi Peygamber Efendimiz (S.A.V)'in kalbine yazdığı Kur'ân'ı oradan silerdi. Ama bunu yapmaması Allah'ın bir rahmetidir ve aynı zamanda fazlındandır.

Fazl; rahmet nurlarıyla beraber gelen, nefsin kalbini tertemiz kılan, Allah'ın bütün emirlerine riayet eden, yasaklarını asla işlemeyen bir özelliği simgeler. Ve kişinin nefsinin kalbi zaman içerisinde, daimî zikre ulaştığında Allah'ın nurlarıyla tamamen dolacaktır. Böyle bir dizaynla insanlar mutluluğu yaşayacaklardır.

Başlangıçta nefsin kalbi %100 afetlerle; ruhun kalbi ise hasletlerle doludur. Nefsin kalbi %100 afetlerle doluyken, Allah'ın yardımıyla, fazıllar nefsin kalbine ulaşır ve "îmân" kelimesinin çekim gücüne kapılarak yerleşir. Fazılların yerleştiği kesime, karanlıklar geri dönemez. Orası Allah'ın gönderdiği fazıllarla işgal edilmiştir. Ve nefslerinin kalbindeki faziletler çoğaldıkça, insanlar daha mutlu olurlar. Allah'ın, Peygamber Efendimiz (S.A.V)'in kalbine yazdığı Kur'ân-ı Kerim de Allah'ın bir ni'metidir.

17/İSRÂ-87

Bismillâhirrahmânirrahîm

İmam İskender Ali Mihr : (Bu) sadece Rabbinden bir rahmettir. Muhakkak ki O'nun (Rabbinin), senin üzerindeki fazlı büyüktür.
Diyanet İşleri : Ancak Rabbin’den bir rahmet olarak böyle yapmadık. Çünkü O’nun sana olan lütfu büyüktür.
Abdulbaki Gölpınarlı : Ancak Rabbinin rahmeti onu korumuştur; gerçekten de onun lütfü, ihsânı pek büyüktür sana.
Adem Uğur : Ancak Rabbinin rahmeti (sayesinde Kur'an bâki kalmıştır). Çünkü O'nun sana lütufkârlığı çok büyüktür.
Ahmed Hulusi : Rabbinden olan bir Rahmet dışında! Muhakkak ki O'nun senin üzerine olan lütfu çok büyüktür!
Ahmet Tekin : Ancak Rabbinin rahmeti sayesinde Kur’ân bâki kalmıştır. Onun sana olan lütufkârlığı çok büyüktür.
Ahmet Varol : Ancak (onu bırakması) Rabbinin bir rahmetidir. Şüphesiz O'nun senin üzerindeki lütfu büyüktür.
Ali Bulaç : (Vahyi sende bırakan) Rabbin rahmetinden başka (sı değildir). Şüphesiz O'nun lütfu senin üzerinde çok büyüktür.
Ali Fikri Yavuz : Fakat Kur’ân’ı kalbinde ezberlemen, ancak Rabbinin bir ihsanıdır. Gerçekten O’nun, senin üzerindeki ihsânı çok büyüktür.
Bekir Sadak : Bunu yapmayisi ancak Rabbinin sana merhamet etmesindendir. unku O'nun sana olan nimeti buyuktur.
Celal Yıldırım : Ancak Rabbinden bir rahmet (onu gidermiştir. Şüphesiz ki O'nun sana iyilik ve ikramı pek büyüktür.
Diyanet İşleri (eski) : Bunu yapmayışı ancak Rabbinin sana merhamet etmesindendir. Çünkü O'nun sana olan nimeti büyüktür.
Diyanet Vakfi : Ancak Rabbinin rahmeti (sayesinde Kur'an bâki kalmıştır). Çünkü O'nun sana lütufkârlığı çok büyüktür.
Edip Yüksel : Ancak Rabbinin rahmeti var... O'nun sana olan nimeti büyüktür.
Elmalılı Hamdi Yazır : Ancak rabbından bir rahmet başka, hakıkat senin üzerinde onun fazlı pek büyük bulunuyor
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Ancak Rabbinden bir rahmet olarak (vahyettiklerini ortadan kaldırma işini) yapmadık. Gerçekten O'nun sana olan lütfü çok büyüktür.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : Fakat Rabbinden bir rahmet olarak (biz bunu yapmadık). Gerçekten O'nun senin üzerindeki lütfu çok büyüktür.
Fizilal-il Kuran : Bunun böyle olmayışı, Rabbinin sana yönelik rahmetidir. Onun sana yönelik lütfu büyüktür.
Gültekin Onan : (Vahyi sende bırakan) rabbin rahmetinden başka(sı değildir). Şüphesiz O'nun lütfu senin üzerinde çok büyüktür.
Hasan Basri Çantay : Ancak Rabbinden olan bir rahmetdir (ki onu ibkaa etmişdir). Hakıykat, Onun, senin üzerindeki fazl (-u keremi) büyükdür.
Hayrat Neşriyat : Ancak Rabbinden bir rahmet olarak (Kur’ân’ı ortadan kaldırmadık); gerçekten O’nun, senin üzerindeki ihsânı (çok) büyüktür.
İbni Kesir : Ancak Rabbından bir rahmet iledir. Muhakkak ki O'nun sana olan lutfu, pek büyüktür.
Muhammed Esed : (Böyle bir şey olmuyorsa bu) yalnızca Rabbinden bir rahmet nedeniyledir: gerçekten de O'nun senin üzerindeki lütfu çok büyüktür!
Ömer Nasuhi Bilmen : Ancak Rabbinden bir rahmettir ki, (O vahyetiğini gidermiyor) şüphe yok ki, O'nun inâyeti senin üzerinde pek büyüktür.
Ömer Öngüt : Ancak Rabbinden bir rahmet olarak (bâki kalmıştır). Çünkü O'nun senin üzerindeki lütfu çok büyüktür.
Şaban Piriş : Ancak, Rabbinden bir rahmettir. Onun üzerindeki ikramı çok büyüktür.
Suat Yıldırım : Ama böyle yapmayıp Kur’ân âyetlerini muhafaza etmesi, sırf Rabbinin ihsanının sonucudur. Gerçekten O’nun sana olan lütfu pek büyüktür.
Süleyman Ateş : Ancak Rabbin sana acıyarak âyetlerini geri almamaktadır. Çünkü O'nun sana olan lutfu cidden büyüktür.
Tefhim-ul Kuran : (Vahyi sende bırakan) Rabbin rahmetinden başka(sı değildir). Şüphesiz O'nun lütfu senin üzerinde çok büyüktür.
Ümit Şimşek : Sana vahyettiklerimiz ancak Rabbinden bir rahmet ile korunur. Gerçekten de senin üzerinde Onun pek büyük lütfu vardır.
Yaşar Nuri Öztürk : Ancak, Rabbinden bir rahmet müstesna. Kuşkusuz, O'nun sana lütfu pek büyüktür.
Kaynak : İmam İskender Ali Mihr
Tür : Diğer Tarih : 5.11.2018
[ Tüm yazılara ulaşmak için burayı tıklayınız. ]

1, 2, 3, 4, 5, 6, 7, 8, 9, 10, 11, 12, 13, 14, 15, 16, 17, 18, 19, 20, 21, 22, 23, 24, 25, 26, 27, 28, 29, 30, 31, 32, 33, 34, 35, 36, 37, 38, 39, 40, 41, 42, 43, 44, 45, 46, 47, 48, 49, 50, 51, 52, 53, 54, 55, 56, 57, 58, 59, 60, 61, 62, 63, 64, 65, 66, 67, 68, 69, 70, 71, 72, 73, 74, 75, 76, 77, 78, 79, 80, 81, 82, 83, 84, 85, 86, 87, 88, 89, 90, 91, 92, 93, 94, 95, 96, 97, 98, 99, 100, 101, 102, 103, 104, 105, 106, 107, 108, 109, 110111

Sure Adına Göre Sırala

 

 

 

 

Sayfa Ziyaret Sayacı
60.691