AHZÂB-71

Anasayfa » AHZÂB Suresi » AHZÂB-71
share on facebook  tweet  share on google  print  

AHZÂB-71

"AHZÂB Suresi" için, toplam 1 sonuç arasından 1 - 1 arası sonuçlar

<<<<<33/AHZÂB-71>>>>>

Bismillâhirrahmânirrahîm

يُصْلِحْ لَكُمْ أَعْمَالَكُمْ وَيَغْفِرْ لَكُمْ ذُنُوبَكُمْ وَمَن يُطِعْ اللَّهَ وَرَسُولَهُ فَقَدْ فَازَ فَوْزًا عَظِيمًا

Yuslıh lekum a’mâlekum ve yagfir lekum zunûbekum, ve men yutıillâhe ve resûlehu fe kad fâze fevzen azîmâ(azîmen).

(Böylece) sizin için amellerinizi ıslâh etsin (salih amele çevirsin). Günahlarınızı mağfiret etsin (sevaba çevirsin). Ve kim, Allah’a ve O’nun Resûl’üne itaat ederse, o taktirde fevzül azîm (en büyük mükâfat) ile kurtulmuş olur. 
1. yuslıh : ıslâh etsin
2. lekum : sizin için, size
3. a'mâle-kum : sizin amelleriniz
4. ve yagfir : ve mağfiret etsin
5. lekum : sizin için, size
6. zunûbe-kum : sizin günahlarınız
7. ve men : ve kim
8. yutıillâhe (yutıi allâhe) : Allah'a itaat ederse
9. ve resûle-hu : ve onun resûlü
10. fe : artık, bu taktirde
11. kad : oldu, olmuştur
12. fâze : kurtuldu
13. fevzen : fevz, mükâfat
14. azîmen : büyük

AÇIKLAMA

Bismillâhirrahmânirrahîm

Âyet-i kerime, bir evvelki âyet-i kerimede açıkladıklarımızın ispatı sadedindedir. Allahû Tealâ Maide-35'te: "Allah'a ulaşmaya vesileyi Allah'tan isteyin" demektedir. İstemenin ilerisindeki olay tâbiiyettir. Tâbiiyet, bir mürşide yapılır. Tâbiiyet gerçekleştiği zaman kişi, nefs tezkiyesine başlar.

Nefs tezkiyesine başlamak demek, salih âmellere başlamak demektir. Tâbiiyetinden sonra, Allah'ın zikriyle kişinin nefsinin kalbinde fazl nurları nefsi tezkiye ederek yerleşecektir. O kişinin kalbinde evvelâ %2 rahmet sonra "îmân" kelimesinin etrafında fazıllar birikmeye başlayacaktır. Her ikisi de nurdur. Rahmet de nur da fazilet de ruhun hasletlerini temsil ederler. Fazıllar nefsin kalbine yerleştikçe, nefsin kalbindeki afetler nefsin kalbini terkederler. Yerlerini hasletler alır. Kişinin nefsinin kalbinde, Allah'ın emirlerine itaat ve yasak ettiği fiillere karşı rezistans, karşı koyma, Allah'ın yasak ettiği fiilleri işlememe gayreti başlar ve gelişir. Nefs tezkiyesi, bu itibarla amellerin ıslâhı anlamına gelir. Allahû Tealâ burada amellerin ıslâhından bahsetmektedir. Kişi, İrşad Makamı'na ulaşıp da tâbiiyetini gerçekleştirdiği zaman (burada Peygamber Efendimiz (S.A.V)'e ulaşmaktan bahsetmektedir) Allahû Tealâ onun günahlarını sevaba çevirir:

25/FURKÂN-70: İllâ men tâbe ve âmene ve amile amelen sâlihan fe ulâike yubeddilullâhu seyyiâtihim hasenât(hasenâtin), ve kânallâhu gafûren rahîmâ(rahîmen).

Ancak kim (mürşidi önünde) tövbe eder (böylece kalbine îmân yazılıp, îmânı artan) mü'min olur ve salih amel (nefs tezkiyesi) yaparsa, o taktirde işte onların, Allah seyyiatlerini (günahlarını) hasenata (sevaba) çevirir. Ve Allah, Gafur'dur (günahları sevaba çevirendir), Rahîm'dir (rahmet nuru gönderendir).

Resûle itaat etmek, resûle tâbî olmakla mümkün olan bir şey olduğu için bu, tâbiiyeti ifade eder. Bunun ötesinde kişi; ruhunu, vechini, nefsini ve iradesini Allah'a teslim ederek fevz-ül azîmin sahibi olur. Bütün sahâbe, fevz-ül azîm'in sahibi olmuşlardı. Allahû Tealâ Tevbe Suresinde diyor ki:

9/TEVBE-100: Ves sâbikûnel evvelûne minel muhâcirîne vel ensâri vellezînettebeûhum bi ıhsânin radıyallâhu anhum ve radû anhu ve eadde lehum cennâtin tecrî tahtehel enhâru hâlidîne fîhâ ebedâ(ebeden), zâlikel fevzul azîm(azîmu).

O sabikûn-el evvelîn (evvelki hayırlarda yarışanlardan salâh makamında iradesini Allah'a teslim ederek irşada memur ve mezun kılınanlar): Onların bir kısmı muhacirînden (Mekke'den Medine'ye göç edenlerden) bir kısmı ensardan (Medine'deki yardımcılardan) ve bir kısmı da onlara (ensar ve muhacirîne) ihsanla tâbî olanlardandı. (Sahâbe irşad makamına sahip oldukları için onlara tâbî olundu). Allah, onlardan razı ve onlar da O'ndan (Allah'tan) razıdır. Onlara Allah, altlarından ırmaklar akan cennetler hazırladı ve orada ebediyyen kalacaklardır. İşte bu, en büyük (azîm) mükâfattır.

Ahzab Suresinin bu 71. âyet-i kerimesi, tâbiiyetten başlayan, fevz-ül azîm'e kadar yürüyen bir büyük Kur'ân vetiresini ifade etmektedir. İslâm, 7 safhadan oluşur. Allah'a ulaşmayı dilemek 1 safhadır. İrşad Makamı'na ulaşıp tâbiiyet, 2. safhadır. Bu âyet 2. safhadan yani mürşide tâbiiyetten bahsetmektedir. Bu noktadan sonra ruhun teslimi, fizik vücudun teslimi, nefsin teslimi, irşad olmak ve iradeyi Allah'a teslim etmekle tamamlanan 7 safhalık bir bütün vardır.

 

33/AHZÂB-71

Bismillâhirrahmânirrahîm

İmam İskender Ali Mihr : (Böylece) sizin için amellerinizi ıslâh etsin (salih amele çevirsin). Günahlarınızı mağfiret etsin (sevaba çevirsin). Ve kim, Allah'a ve O'nun Resûl'üne itaat ederse, o taktirde fevzül azîm (en büyük mükâfat) ile kurtulmuş olur.
Diyanet İşleri : (70-71) Ey iman edenler! Allah’a karşı gelmekten sakının ve doğru söz söyleyin ki, Allah sizin işlerinizi düzeltsin ve günahlarınızı bağışlasın. Kim Allah’a ve Resûlüne itaat ederse, muhakkak büyük bir başarıya ulaşmıştır.
Abdulbaki Gölpınarlı : Söyleyin de yaptığınız işleri iyi ve düzgün bir hale getirsin ve suçlarınızı yarlıgasın ve kim, Allah'a ve Peygamberine itâat ederse gerçekten de pek büyük bir kurtuluşa nâil olur, murâdına erer.
Adem Uğur : (Böyle davranırsanız) Allah işlerinizi düzeltir ve günahlarınızı bağışlar. Kim Allah ve Resûlüne itaat ederse büyük bir kurtuluşa ermiş olur.
Ahmed Hulusi : (Ki Allâh da) sizin davranışlarınızı düzeltsin ve suçlarınızı örtsün. . . Kim Allâh'a ve Rasûlüne itaat ederse, gerçekten büyük bir kurtuluş ile kurtuluşa ermiştir.
Ahmet Tekin : Allah da işlerinizi düzeltip, geliştirip yoluna koysun. Günahlarınızı bağışlasın. Kim Allah’a ve Rasulüne itaat ederse, Kurân’ı ve sünneti uygularsa büyük bir mutluluğa, muradına ermiş olur.
Ahmet Varol : Ki işlerinizi düzeltsin ve günahlarınızı bağışlasın. Kim Allah'a ve Peygamberine itaat ederse muhakkak büyük bir kazanç sağlamıştır.
Ali Bulaç : Ki O (Allah), amellerinizi ıslah etsin ve günahlarınızı bağışlasın. Kim Allah'a ve elçisine itaat ederse, artık o en büyük kurtuluşla kurtulmuştur.
Ali Fikri Yavuz : Ki (Allah) size, işlerinizi düzeltib muvaffakiyet versin ve günahlarınızı bağışlasın. Kim, Allah’a ve Rasûlüne itaat ederse, o, gerçekten büyük bir zafere (cennete) kavuşmuştur.
Bekir Sadak : (70-71) Ey inananlar! Allah'tan sakinin, durust soz soyleyin de Allah islerinizi kendinize yararli kilsin ve gunahlarinizi size bagislasin. kim Allah'a ve Peygamber'ine itaat ederse, suphesiz buyuk bir kurtulusa ermis olur.
Celal Yıldırım : Allah işlerinizi sizin için düzeltip yararlı duruma getirsin; günahlarınızı bağışlasın. Kim Allah'a ve Peygamberine itaat ederse, gerçekten o, büyük bir kurtuluşa ermiştir.
Diyanet İşleri (eski) : (70-71) Ey inananlar! Allah'tan sakının, dürüst söz söyleyin de Allah işlerinizi kendinize yararlı kılsın ve günahlarınızı size bağışlasın. Kim Allah'a ve Peygamber'ine itaat ederse, şüphesiz büyük bir kurtuluşa ermiş olur.
Diyanet Vakfi : (Böyle davranırsanız) Allah işlerinizi düzeltir ve günahlarınızı bağışlar. Kim Allah ve Resûlüne itaat ederse büyük bir kurtuluşa ermiş olur.
Edip Yüksel : Ki işlerinizi düzeltsin, günahlarınızı bağışlasın. Kim ALLAH'a ve elçisine uyarsa büyük bir zafer kazanmıştır.
Elmalılı Hamdi Yazır : Ki işinizi yoluna koysun ve günahlarınıza mağrifet buyursun, her kim de Allaha ve Resulüne itaat ederse o hakikaten büyük murada ermiştir
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : ki, işlerinizi yoluna koysun ve günahlarınızı bağışlasın. Her kim de Allah'a ve peygamberine itaat ederse, gerçekten o büyük murada ermiştir.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : Ki (Allah) işlerinizi yoluna koysun ve günahlarınızı bağışlasın. Her kim Allah'a ve Resulü'ne itaat ederse, o gerçekten büyük murada ermiştir.
Fizilal-il Kuran : Ki Allah işlerinizi düzeltsin ve günahlarınızı bağışlasın. Kim Allah'a ve Peygamberine itaat ederse, şüphesiz büyük bir kurtuluşa ermiş olur.
Gültekin Onan : Ki O (Tanrı ), amellerinizi ıslah etsin ve günahlarınızı bağışlasın. Kim Tanrı'ya ve elçisine itaat ederse, artık o en büyük kurtuluşla kurtulmuştur.
Hasan Basri Çantay : Ki (Allah) işlerinizi iyiye götürsün ve günâhlarınızı yarlığasın. Kim Allaha ve resulüne itaat ederse muhakkak ki en büyük kurtuluşla kurtulmuşdur o.
Hayrat Neşriyat : Ki (Allah), size işlerinizi düzeltsin ve sizin için günahlarınızı bağışlasın! Ve kim Allah’a ve Resûlüne itâat ederse, o takdirde gerçekten büyük bir kurtuluşa ermiş olur.
İbni Kesir : Ki O da işlerinizi düzeltsin ve günahlarınızı bağışlasın. Kim Allah'a ve Rasulüne itaat ederse; gerçekten büyük bir kurtuluşla kurtulmuştur
Muhammed Esed : (o zaman,) Allah işlerinizi değerli kılar ve günahlarınızı affeder. Ve (bilin ki) kim Allah'a ve Rasulü'ne itaat ederse büyük bir zafere erişmiş olur.
Ömer Nasuhi Bilmen : Tâ ki, sizin için amellerinizi ıslah etsin ve sizin için günahlarınızı yarlığasın ve her kim Allah'a ve resûlüne itaat ederse muhakkak ki, pek büyük bir zafere ermiş olur.
Ömer Öngüt : Ki, Allah işlerinizi düzeltsin ve günahlarınızı bağışlasın. Kim Allah'a ve Peygamber'ine itaat ederse o gerçekten büyük kurtuluşa ermiştir.
Şaban Piriş : Allah, yaptıklarınızı düzeltsin, günahlarınızı bağışlasın. Kim Allah’a ve elçisine itaat ederse büyük bir kazanç elde eder.
Suat Yıldırım : (70-71) Ey iman edenler! Allah’a karşı gelmekten sakının ve hep doğru söz söyleyin ki Allah da işlerinizi ve hallerinizi düzeltsin, günahlarınızı affetsin. Kim Allah’a ve Resulüne itaat ederse, pek büyük bir mutluluk ve başarıya nail olur.
Süleyman Ateş : Ki (Allâh) işlerinizi düzeltsin ve günâhlarınızı bağışlasın. Kim Allah'a ve Resulüne itâ'at ederse, büyük bir başarıya ermiş olur.
Tefhim-ul Kuran : Ki O (Allah), amellerinizi islah etsin ve günahlarınızı bağışlasın. Kim Allah'a ve Resulü'ne itaat ederse, artık o en büyük kurtuluşla kurtulmuştur.
Ümit Şimşek : Tâ ki Allah işlerinizi düzeltsin ve günahlarınızı bağışlasın. Kim Allah'a ve Resulüne itaat ederse, pek büyük bir murada ermiş demektir.
Yaşar Nuri Öztürk : Ki Allah amellerinizi hayra ve barışa yarayışlı kılsın, günahlarınızı affetsin. Allah'a ve O'nun resulüne itaat eden, büyük bir başarıyı elde etmiştir.

 

 

 

Kaynak : İmam İskender Ali Mihr
Tür : Diğer Tarih : 7.11.2018
[ Tüm yazılara ulaşmak için burayı tıklayınız. ]

1, 2, 3, 4, 5, 6, 7, 8, 9, 10, 11, 12, 13, 14, 15, 16, 17, 18, 19, 20, 21, 22, 23, 24, 25, 26, 27, 28, 29, 30, 31, 32, 33, 34, 35, 36, 37, 38, 39, 40, 41, 42, 43, 44, 45, 46, 47, 48, 49, 50, 51, 52, 53, 54, 55, 56, 57, 58, 59, 60, 61, 62, 63, 64, 65, 66, 67, 68, 69, 70, 71, 7273

Sure Adına Göre Sırala

 

 

 

 

Sayfa Ziyaret Sayacı
71.597