İmam İskender Ali Mihr | : | Andolsun ki Biz insanı, meşakkat içinde yarattık. |
Diyanet İşleri | : | (1-4) Sen bu beldedeyken bu beldeye (Mekke’ye), babaya ve ondan meydana gelen çocuğa yemin ederim ki, biz insanı bir sıkıntı ve zorluk içinde (olacak ve bunlara göğüs gerecek şekilde) yarattık. |
Abdulbaki Gölpınarlı | : | Gerçekten de biz insanı sıkıntı içinde yarattık. |
Adem Uğur | : | Biz, insanı (yüzyüze geleceği nice) zorluklar içinde yarattık. |
Ahmed Hulusi | : | (Andolsun) ki, insanı sıkıntılı aşamalar içinde yarattık! |
Ahmet Tekin | : | Ana rahminden ölünceye kadar, sıkıntı, eziyet, mükellefiyet ve binbir güçlüklerle karşı karşıya yarattık biz insanı. |
Ahmet Varol | : | Andolsun ki, biz insanı bir zorluk içinde yarattık. |
Ali Bulaç | : | Andolsun, biz insanı bir zorluk içinde yarattık. |
Ali Fikri Yavuz | : | Doğrusu biz, insanı bir meşakkat içinde yarattık. |
Bekir Sadak | : | Insanoglunu, zorluklara katlanacak sekilde yarattik. |
Celal Yıldırım | : | Ki biz insanı (kendine has) sıkıntı ve zorluk içinde (yaratıp) meydana getirdik. |
Diyanet İşleri (eski) | : | İnsanoğlunu, zorluklara katlanacak şekilde yarattık. |
Diyanet Vakfi | : | (1-4) Bu beldeye -ki sen bu beldedesin-, babaya ve ondan meydana gelen çocuğa yemin ederim ki biz, insanı (yüzyüze geleceği nice) zorluklar içinde yarattık. |
Edip Yüksel | : | İnsanı zorluklar arasında (direnmesi için) yarattık. |
Elmalılı Hamdi Yazır | : | Hakikaten biz insanı bir meşakkat içinde yarattık |
Elmalılı (sadeleştirilmiş) | : | gerçekten Biz insanı bir sıkıntı içinde yarattık. |
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) | : | Biz insanı gerçekten bir sıkıntı içinde yarattık. |
Fizilal-il Kuran | : | Biz insanı birtakım zorluklar, zahmetler ve sıkıntılar içinde yarattık. |
Gültekin Onan | : | Andolsun, biz insanı bir zorluk içinde yarattık. |
Hasan Basri Çantay | : | ki biz insanı, andolsun, meşakkat içinde yaratdık. |
Hayrat Neşriyat | : | (Ki) insanı, gerçekten bir meşakkat içinde (olmak üzere) yarattık. |
İbni Kesir | : | Biz, insanı gerçekten meşakkat içinde yarattık. |
Muhammed Esed | : | Gerçek şu ki, Biz insanı acı, sıkıntı ve imtihan (ile yüklü bir hayat)a gönderdik. |
Ömer Nasuhi Bilmen | : | (4-5) Muhakkak ki, Biz insanı elbette bir meşakkat içinde (bulunacağı bir mahiyette) yarattık. Sanıyor mu ki onun üzerine hiçbir kimse güç yetiremiyecek. |
Ömer Öngüt | : | Biz insanı zorluklar içinde yarattık. |
Şaban Piriş | : | İnsanı dosdoğru/dayanıklı olarak yaratmışızdır. |
Suat Yıldırım | : | Biz insanı, imtihan ve çile yüklü bir hayata gönderdik. |
Süleyman Ateş | : | Biz insanı zorluk arasında yarattık. |
Tefhim-ul Kuran | : | Andolsun, biz insanı bir zorluk içinde yarattık. |
Ümit Şimşek | : | Biz insanı zorluklar için yarattık. |
Yaşar Nuri Öztürk | : | Biz insanı gerçekten bir sıkıntı ve zorluk içinde yarattık. |