İmam İskender Ali Mihr | : | Çoklukla (mal, mülk, evlât ile) övünmeniz sizi oyaladı. |
Diyanet İşleri | : | (1-2) Çoklukla övünmek sizi, kabirlere varıncaya (ölünceye) kadar oyaladı. |
Abdulbaki Gölpınarlı | : | Oyaladı mal mülk çokluğuyla öğünmek sizleri. |
Adem Uğur | : | Çokluk kuruntusu sizi o derece oyaladı ki, |
Ahmed Hulusi | : | Tekasür (zenginlik ve sülaleniz) sizi aldatıp oyaladı! |
Ahmet Tekin | : | Çokluk kuruntusu, çoklukla, evlât ve servet ile övünmek sizi boş meşguliyetlere sürükleyerek oyaladı. |
Ahmet Varol | : | Çoklukla övünmek sizi oyaladı, |
Ali Bulaç | : | (Mal, mülk ve servette) Çoklukla övünmek, sizi 'tutkuyla oyalayıp, kendinizden geçirdi.' |
Ali Fikri Yavuz | : | Soy-sopunuzla öğünmek, sizi (Allah’a ibadet etmekten) öyle meşgul etti ki, |
Bekir Sadak | : | (1-2) Cogunluk olmak iddianiz sizi o kadar mesgul etti ki, mezarlari ziyaretle oradakileri de sayacak kadar oldunuz. |
Celal Yıldırım | : | Çokluk kuruntusu sizi o kadar oyaladı ki, |
Diyanet İşleri (eski) | : | (1-2) Çoğunluk olmak iddianız sizi o kadar meşgul etti ki, mezarları ziyaretle oradakileri de sayacak kadar oldunuz. |
Diyanet Vakfi | : | (1-2) Çokluk kuruntusu sizi o derece oyaladı ki, nihayet kabirleri ziyaret ettiniz. |
Edip Yüksel | : | Çoğaltma yarışı sizi alabildiğine meşgul etti; |
Elmalılı Hamdi Yazır | : | Oyaladı o çokluk kuruntusu sizleri |
Elmalılı (sadeleştirilmiş) | : | O çokluk kuruntusu sizleri oyaladı, |
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) | : | (1-2) Çoklukla övünmek, sizi kabirlere varıncaya kadar oyaladı. |
Fizilal-il Kuran | : | Mal ve evlat çoğaltma yarışı sizi oyaladı. |
Gültekin Onan | : | (Mal, mülk ve servetle) Çoklukla övünmek, sizi 'tutkuyla oyalayıp, kendinizden geçirdi'. |
Hasan Basri Çantay | : | Sizi çoklukla böbürleniş, (o derecede) oyaladı (ki), |
Hayrat Neşriyat | : | (1-2) Sizi tekâsür’le (o çoklukla, mal ve evlâd çokluğuyla) övünmek (o kadar) oyaladı ki, nihâyet kabirleri ziyâret ettiniz (ve artık ölmüş olanlarınızı dahi sayarak gururlandınız)! |
İbni Kesir | : | Çokluk ile böbürlenmeniz, sizi öylesine oyaladı ki; |
Muhammed Esed | : | Bir açgözlülük saplantısı içindesiniz, |
Ömer Nasuhi Bilmen | : | (1-2) Sizi o çokluk kuruntusu oyaladı. Tâ ki, kabirleri ziyaret ediverdiniz. |
Ömer Öngüt | : | Çoklukla öğünmek sizi o derece oyaladı ki, |
Şaban Piriş | : | Çoklukla övünmek sizi oyaladı. |
Suat Yıldırım | : | Dünyalıklarla böbürlenmek, oyaladı sizleri. |
Süleyman Ateş | : | Çokluk yarışı, sizi oyaladı, |
Tefhim-ul Kuran | : | (Mal, mülk ve servette) Çoklukla övünmek, sizi 'tutkuyla oyalayıp kendinizden geçirdi.' |
Ümit Şimşek | : | Çokluğunuzla övünmek sizi oyaladı: |
Yaşar Nuri Öztürk | : | Aldatıp oyaladı o çokluk yarışı sizleri, |