İmam İskender Ali Mihr | : | Ebu Leheb'in iki eli kurudu ve helâk oldu. |
Diyanet İşleri | : | Ebû Leheb’in elleri kurusun. Zaten kurudu. |
Abdulbaki Gölpınarlı | : | Elleri kuruyasıca Ebû Leheb ve kendi, kurudu da. |
Adem Uğur | : | Ebu Leheb'in iki eli kurusun! Kurudu da. |
Ahmed Hulusi | : | Ebu Leheb'in elleri kurusun. . . Kurudu da! |
Ahmet Tekin | : | Fitne ve fesat ateşini, İslâm’a düşmanlığı körükleyen Cehennem kütüğü Ebu Leheb’in, Ebû Lehebler’in elleri, güçleri ve imkânları kurusun! Kendileri de kahrolsun, muradlarına eremeyip perişan olsunlar. |
Ahmet Varol | : | Ebu Leheb'in iki eli kurusun ve (zaten) kurudu da. |
Ali Bulaç | : | Ebu Leheb'in iki eli kurusun; kurudu ya. |
Ali Fikri Yavuz | : | Elleri kurusun, Ebû Leheb’in... Zaten kurudu, mahvoldu o... (Çünkü kendisini, peygamber imana davet ettiği zaman, Allah’ın peygamberine beddua etmişti o.) |
Bekir Sadak | : | Ebu Leheb'in elleri kurusun; kurudu da! |
Celal Yıldırım | : | Kurusun iki eli Ebû Leheb'in, (nasıl ki kendisi de) kurudu. |
Diyanet İşleri (eski) | : | Ebu Leheb'in elleri kurusun; kurudu da! |
Diyanet Vakfi | : | (1-5) Ebu Leheb'in iki eli kurusun! Kurudu da. Malı ve kazandıkları ona fayda vermedi. O, alevli bir ateşte yanacak. Odun taşıyıcı olarak ve boynunda hurma lifinden bükülmüş bir ip olduğu halde karısı da (ateşe girecek). |
Edip Yüksel | : | Ateş kürükleyenin elleri kahrolsun, zaten kendisi kahroldu. |
Elmalılı Hamdi Yazır | : | Yuh oldu iki eli Ebu Lehebin, kendi de yuh |
Elmalılı (sadeleştirilmiş) | : | Ebu Leheb'in iki eline yuh oldu, kendine de yuh |
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) | : | Ebu Leheb'in elleri kurusun (yok olsun o), zaten yok oldu ya. |
Fizilal-il Kuran | : | Ebu Leheb'in iki eli kurusun, kurudu da! |
Gültekin Onan | : | Ebu Leheb'in iki eli kurusun; kurudu ya. |
Hasan Basri Çantay | : | «Ebû Leheb» in iki eli kurusun. (Kendisi de) kurudu (helak oldu ya). |
Hayrat Neşriyat | : | Ebû Leheb’in iki eli kurusun; kurudu da! |
İbni Kesir | : | İki eli kurusun Ebu Leheb'in ve yok olsun. |
Muhammed Esed | : | Kahrolsun o parlak yüzlünün iki eli ve kahrolsun kendisi! |
Ömer Nasuhi Bilmen | : | Ebû Leheb'in iki eli helâk oldu, kendisi de hüsrâna uğradı. |
Ömer Öngüt | : | Ebu Leheb'in elleri kurusun! Zaten kurudu, mahvoldu. |
Şaban Piriş | : | Elleri kurusun Ebu Leheb’in, kurudu ya. |
Suat Yıldırım | : | Kurusun Ebû Leheb’in elleri. Zaten de kurudu! |
Süleyman Ateş | : | Ebu Leheb'in iki eli kurusun (yok olsun o); zaten yok oldu ya. |
Tefhim-ul Kuran | : | Ebu Leheb'in iki eli kurusun; kurudu ya. |
Ümit Şimşek | : | Ebu Leheb'in iki eli de helâk olsun-nitekim oldu da. |
Yaşar Nuri Öztürk | : | Elleri kurusun Ebru Leheb'in; zaten kurudu ya! |