Kütahya Osmanlı Kültürünü Yayma ve Yaşatma Derneği okyay derneği

Vatanımıza ve Milletimize Hayırlı Olsun Genel Seçimden Çıkarılan mesajlar

Anasayfa » Güncel Olayların Yorumları » Vatanımıza ve Milletimize Hayırlı Olsun Genel Seçimden Çıkarılan mesajlar
share on facebook  tweet  share on google  print  

Vatanımıza ve Milletimize Hayırlı Olsun Genel Seçimden Çıkarılan mesajlar

"Güncel Olayların Yorumları" için, toplam 1 sonuç arasından 1 - 1 arası sonuçlar
Vatanımıza

 

Vatanımıza ve Milletimize Hayırlı Olsun

Genel Seçimden Çıkarılan mesajlar

Tüm Milletimize geçmiş olsun. Hamd olsun. 2018 Cumhurbaşkanlığı ve Milletvekili genel seçimi büyük bir demokratik olgunluk içinde geçti. Huzur içinde kazasız bir seçim daha atlatıldı. Halkımız çokbilmiş demokrasi havarilerine iyi bir ders verdi. Katılım oranı ile tüm dünyaya örnek oldu. Tüm siyasi görüşlerin temsil edildiği bir tablo ortaya çıktı. Demokratik hayatin toplumumuz tarafından özümsendiği herkese ispat edildi. Batı ülkeleri ve terör örgütlerinin engellemelerine rağmen halkımız Cumhurbaşkanına sahip çıktı. Altı adayın yarıştığı seçimde %52.5 oranda tercih edilerek, Erdoğan düşmanlarına demokratik bir ders verildi. Bu başarıda Allah’ın yardımı ve çadırlarda çile dolduran sığınmacı göçmenlerin duası vardır. Bu demokrasi sınavında Türk seçmenlerinin siyasilere vermek istedikleri mesajları şöyle özetleyebiliriz.

1-Sömürgeci Batı ülkeleri ile bölücü ve sol çevrelerin indirmek istediği, Cumhurbaşkanımıza sahip çıkıldı.

2-Parlementer sisteme geri dönülmesi gibi saçmalıklara karşı, onayladığı başkanlık sistemine geçilmesi onaylandı.

3-Sayın Erdoğan’ın FETÖ ve bölücü terörün bitirilmesi istikametinde yürütülen siyasetin onaylandığı gösterildi.

4-Sayın Erdoğan’ın Suriye, Irak ve orta doğudaki kargaşa ile Batıya çarşı yürüttüğü dış politikası onaylandı.

5-Suriyelilerin gönderilmesini isteyen siyasilere karşı, mazlum sığınmacılara sahip çıkılması kabul gördü.

6-Ortak siyasi görüşlerin, Ülke yönetiminde ittifak yapmalarında fayda olduğu mesajı verildi.

7-Yapılan eserlerin satılması, yıkılması gibi çatışmacı siyasi görüşlere prim verilmemesi benimsendi.

8-Kavgacı, ayrıştırıcı siyaset değil, uzlaşmacı, olumlu politika ve çözüm üretenlerin desteklendiği görüldü.

Ülkemizin çok partili siyasi hayata geçişinden bu yana, halkımız milli ve manevi değerlere bağlı siyasi görüşlere daha fazla destek veriyor. Bu süre içinde yapılan seçimlere bakıldığında, toplam sağ oyların  %65-70, sol oyların ise %30-35 arası olduğu görülür. Bu seçimde de, bu durum değişmedi. Ancak, sol partilerin ilk defa sağcı siyasiler ile ittifak yaptığı,  solcu siyasilerin sağcı seçmenden oy alabilmek için entel görüşlerini değiştirmeye çalıştıkları görüldü. Halkımızın kavgacı, toplumu ayrıştıran siyasi fikirlere prim vermediği gösterdi.

Milli ve manevi görüşleri dışlayan, entel ve enternasyonal siyasi görüşü temsil eden sol partiler, ara dönemlerde koalisyon hükümetleri haricinde hiçbir zaman iktidar olamadı. Parlamenter sistemde iktidar olmaları da mümkün değil, Ancak, halkımızın geleneksel değer yargılarına kıymet verilmesi halinde, Başkanlık sisteminde, başkanlığı kazanıp iktidar olmaları mümkün. Buna rağmen muhalif partilerinin parlamenter sisteme dönüşü savunmalarını anlamak mümkün değil. Hâlbuki sadece başkanlık sisteminde, er geç onların iktidara gelmelerini sağlayabilir.

Başkanlık sistemi, eski liderlerin hayal ettiği ancak, bu sisteme geçişi başaramadıkları bir yönetim biçimidir. Halen dünyadaki büyük devletler bu sistemle yönetiliyor. Parlamenter sistem halkları politize ediyor. Böylece toplumlar arasında sürtüşmeler yaşanıyor. Sömürgeci büyük devletler bu didişmelerden istifade ediyor. İlk defa AKP ve MHP ittifak yaparak, bu sistemin temeli atıldı. Halkımız 16 Nisan 2017 referandumu ile sistem değişikliğine onay verdi. Buna rağmen tekrar parlamenter sisteme geçişi savunmak toplum ile zıtlaşmaktır. Sistem değişikliği çocuk oyuncağı değildir. Halkımıza teklif edilmiş, olumlu ve olumsuz yönleri tartışılmış, salt çoğunlukla kabul edilmiştir.

Bölücü örgüt ile dirsek teması yapan partinin, oylarında kısmi bir azalma olmasına karşılık,  güney doğu Anadolu’da hâlâ varlığını koruduğu anlaşılıyor. Bu partinin ceza evinde olan Cumhurbaşkanı adayları barajı aşamadı. Seçmenlerinin kendisinin yürüttüğü siyasetten memnun olmadıkları anlaşılıyor. Bu partinin barajı aşması için, ana muhalefet partisi seçmenlerinin bilinçli olarak, onları desteklediği görüşünde olanlar var. Türkiye Cumhuriyetini kurduğu ileri sürülen bir parti seçmenlerinin bölücüleri desteklemesi insanı şaşırtıyor.

Tutuklu adayın ceza evinde ziyaret edilmesi ve onun serbest bırakılması için kamuoyu oluşturulmaya çalışılması, Ana muhalefet Cumhurbaşkanı adayının partisinden fazla oy alması, bu görüşün doğru olduğunu ispat ediyor. Ülke yönetimine talip olan bir siyasi partinin, bölücülere destek vermesi intihar etmektir. Halkımız bu olayları takip ediyor. Seçimlerde kendilerine notlarını veriyor. Türk toplumunu kimse aldatamaz.

Sayın Cumhurbaşkanımız partisinden fazla oy aldığını görüyoruz. Buna karşılık Cumhur ittifakının toplam oyu, Cumhurbaşkanımızın oyundan bir puan önde görülüyor. Bunun da değerlendirilmesi lazım. İktidar partisinin güney doğuda oylarının kısmen artmasına karşılık, Irak ve Suriye halklarının sefilliğine rağmen kürt seçmenlerin bölücülere hâlâ prim vermesini anlamak mümkün değil. Demokratik ortamda kardeşlik Projesine rağmen terörü terk etmeyen, hendek siyaseti ile bölgeyi karıştırmak isteyenlere nasıl destek verilir. Anlamak mümkün değil.

Ana muhalefet partisinin, refah seviyesi daha yüksek olduğu bilinen sahil şehirleri ile Çankaya gibi entellerin ilçesinde daha yüksek oy alması nasıl izah edilebilir. Bu seçmenlerin, iç Anadolu toplumları ile farklı siyasi görüşleri benimsemelerinin bir sebebi olması gerekir, bu hususlar siyaset bilimcileri tarafından irdelenmelidir.

Yurt dışı oyların incelenmesinde, Cumhurbaşkanımıza karşı nefret politikası yürüten Almanya, Hollanda, Fransa gibi ülkelerde Cumhurbaşkanımıza desteğin arttığı görülüyor. Bu durumun halkımızın mazlumlara yardım hasletinden kaynaklandığını düşünüyoruz. Milletimiz, toplumumuz siyasi kanaatlerine, müdahaleleri asla kabul etmez. Tepki gösterir. Diye düşünüyoruz.

Muhalif adaylar, olağan üstü hali ilk günü kaldıracağım. Sarayı yıktırıp, büyük projeleri durduracağım. Hesap soracağım. Sığınmacıları ülkelerine göndereceğim. Gibi olumsuz görüşlere yer vereceklerine yapacakları olumlu hizmetleri açıklasalardı daha fazla destek görürlerdi. Diye düşünüyorum. Çünkü Erdoğan öncesi ülkemizin hali biliniyor. Yakalanan istikrar sayesinde borçlar ödendi. Duble yolar, hızlı trenler, büyük projeler sayesinde, halkımızın Refah seviyesi arttı. Güneş balçıkla sıvanmaz. Bu hizmetlerin yeterli, olmadığı daha ileri hizmetlerin yapılmasına çalışılacağı anlatılması, daha çok prim yapardı.

Toplumumuz artık çatışan siyaset istemiyor. İnsanlarımızın refah sevilerini artıran, batı ülkelerine yaklaştıran olumlu siyaset prim yapıyor. Ülke meselelerine çözüm getiren politikalar üretmek, insanları ayrıştıran değil, kaynaştıran siyaset rağbet görüyor. Bu konuda MHP liderini örnek vermek istiyorum. Yakın geçmişte yürüttüğü sert siyaseti prim yapmadı. Seçmenleri bölündü. Daha sonra iktidar partisinin bölücü terör ile etkili mücadele yaptığını görünce düşüncesini değiştirdi. İktidara destek vermeye başladı. İktidar partisi ile güç birliği yapıp, hayırlı hizmetlerde öncülük etti. Partisini etkin bir duruma getirdi. Bu seçimden de en fazla yararlanan parti oldular. AKP’nin yeterli sayıya ulaşamaması yüzünden şimdi vazgeçilmez. Denge partisi oldu. Sayın Bahçeli, Milletimiz bize bu görevi verdi. Onu yerine getireceğiz, diyor. Kendisine başarılar dileriz.

Fakat, çatışmacı siyaset bizim iliklerimize kadar işlemiş. Eski Türk devletleri yabancı güçler değil,  hep kendi muhalifleri tarafından yıkılmış. Liderlik makamları hep kavga dövüş, savaşlar ile ele geçirilmiş. Onun için günümüzde de İktidar ile en fazla kavga edenlerin prim yaptığı sanılıyor. Hâlbuki demokratik rekabet diye bir şey var. Çağımızda İktidarlar artık kavgasız değiştiriliyor. Ülkemiz son 15 senesinde yaşanan istikrar sayesinde çok şey kazanıldı. Bu husus artık görülmeli, batının refah seviyesi bu şekilde yakalanır. Ülkemizin düşmanı çok. Tüm İslam ülkelerinin gözü üzerimizde, Ülkemizde yaşanan istikrar, Arap baharını ortaya çıkardı. Batının etkisi ile bahar, kışa döndü. Biz istikrarı kaybedersek, İslam ülkeleri batının oyuncağı olur. Türkiye’nin böyle milli bir sorumluluğu var.

Seçim sonrası, aşırı sol ve terör örgütlerinin Gezi olayları gibi sokaklara dökülüp kargaşa çıkaracakları sosyal medyada dillendiriliyordu. Genel başkanlarının aksine, ana muhalefetin Cumhurbaşkanı Adayı Muharrem İnce neticeyi Kabul ediyorum. Arada on milyon fark var. Nasıl kabul etmem diyerek, gerçekçi politikaya adım attı. CHP Genel başkanının bu seçimde başarılı olduklarını ve %52.6 oy alan Cumhurbaşkanımızı diktatörlükle suçlamasını anlamak mümkün değil. Kendisini tebrik etmeyecekmiş! Seçim sonuçları kabul etmemek milli iradeye saygısızlıktır. Sayın Erdoğan’ın seçmenin mesajlarını aldık. Eksikliklerimizi gidereceğiz. Demesi olumlu siyasettir.

Artık seçim biti. Şimdi geçim problemlerine çare arama vaktidir. Bundan sonra birlik ve beraberlik halinde ülkemizi ve insanlarımızı daha ileriye taşıma çalışmalarına başlanmalı. Milletimizin temsilcileri kendi aralarına anlaşırsa, halkımız da kaynaşacaktır. O zaman toplumumuza fitne ve fesat karıştırmak isteyenler, kendilerine uygun ortam bulamayacaklar. Bu demokrasi sınavını başarı ile atlatılmasında emeği geçen siyasileri ve görevlileri kutluyorum. Bu düşünceler ile yeni başkanlık sisteminin ülkemize ve milletimize hayırlar getirmesini diliyorum.

29.06.2018

lutfitumturk@hotmail.com                                                                                                         Lütfi TÜMTÜRK


 

Kaynak : Vatanımıza ve Milletimize Hayırlı Olsun Genel Seç
Tür : Diğer Tarih : 1.07.2018
[ Tüm yazılara ulaşmak için burayı tıklayınız. ]
Sayfa Ziyaret Sayacı
29.131