Filistinlileri kurtulması için Bir Selahattin Eyyubi Gerekli İsrail-Gazze savaşı iki ayı aştı, Masumların katliamı devam ediyor. Dünyanın gözü önünde resmen katliam, soy kırımı yapılıyor. İsrail Hamas ile savaşmıyor. Onların derdi, Gazze halkını yurtlarından sürmek. Bin yıllık İslam yurdu olan toprakları ilhak etmek. Gazze’nin güvenliğini sağlayacağım diye kutsal toprakları işgal ediyor. Zaten bölgede işgal edemediği sadece Gazze kalmıştı. Hamas saldırısı bahanesi ile o da tamamlanacak. New York Times gazetesi İsrail’in Hamas saldırısından bir yıl önceden haberinin olduğunu açıkladı. Bunun ABD ve İsrail Planı olduğunu bir önceki yazımızda yazmıştık. Bir Yahudi hahamı açıkladı. Bu topraklar onların hakkı imiş. Nil’den Fırat’a kadar tüm topraklar onların imiş. Kutsal kitaplar öyle yazıyormuş. İsrail’in fanatik bir terör devleti olduğunu artık tüm dünya anlamıştır. Siyasi kariyeri sallantıda olan fanatik Başbakan Netanyahu iktidarını muhafaza edebilmek için önceden hazırlanmış bir senaryoyu uygulamaya koydu. “Bizi kimse durduramaz.” Diyor. Savaş bittikten sonra, gizli servislerinin saldırıdan haberi olduğu konusunu araştıracakmış. O zamana kadar katliama devam edecekmiş.! Netanyahu fanatik bir din teröristi ama Birleşmiş milletlerin kurucusu, Dünya’da demokrasiyi hâkim kılacağı iddiasındaki ABD, İsrail’i korumak içim tüm dünyayı karşısına alıyor. İsrail’e birilerinin müdahale etmesini engellemek için bir Uçak gemisi ile önemli bir deniz gücünü doğu Akdenize gönderdi. İsrail’i mühimmat ve techizat yönünden destekliyor. Filistinlilere ekmek bile gönderilemiyor. Yardım konvoylarının Gazze’ye girmesi engelleniyor. Arada bir göstermelik birkaç kamyona izin verilip, gösteri yapılıyor. Filistin’in evleri, okulları ve hastaneleri yerle bir olmuş. Kimsenin umurunda değil. İsrail katliam yapmasa bile birkaç ay daha dayanamaz Filistinlilerin tamamı açlıktan ölür. ABD ve Yahudi uşağı İngiliz ile Fransa’nın haricindeki, tüm dünya devletleri bu yıkımı seyirci kalıyor. Çünkü korkuyorlar. Bu üç devlet Güvenlik konseyini kilitlemiş. Birleşmiş Milletler Genel sekreteri bu durumdan memnun değil. Genel kurul karar alsa bile, tavsiye niteliğindeki kararı dinleyen yok. Güvenlik konseyi de karar alamıyor. Tüm dünya Pandemi’den yeni çıktı. Ülkeler yeni bir belayı yüklenmek, savaşa bulaşmak istemiyor. Sadece Türk Devleti ve onun korkusuz Cumhurbaşkanı yırtınıyor. İnsani yardım konvoyları ve gemileri gönderiyor. Fakat bunlar Gazze’ye ulaştırılmıyor. Gazze’nin Mıssır’a açılan tek kapısı var. Mısır diktatörü Sisi de, İsrail’in istemediği bir yardımı içeriye sokmuyor. Bu daha ne kadar devam edecek.! ABD Yönetimi, Yahudi milyarderlerinin kontrolünde, tüm dünya birleşse, onlar İsraili desteklemekten vaz geçmez. Dışişleri Bakanları Yahudi olduğunu açıkladı. ABD Yönetimine hâkim olan Evanjeliklere göre, Yahudiler “vaat edilmiş (Arz-ı mev’ûd)” topraklarda (Nil’den Fırat’a kadar) Büyük İsrail’i kuracak ve dünyaya hâkim olacaklarmış. Başkan Joe Biden utanmadan, ben Hıristiyan Siyonist’im diyor. Tamam, bunların birbirlerinin dostu olduklarını anladık. Kur’an öyle diyor. Peki, İslam dünyası ne yapıyor. Sıra İran’da, onu herhangi bir bahane ile bitirdiklerinde, sıra diğer İslam devletlerine gelecek. Bu Gazze katliamınını durdurmak için savaşa girmeye gerek yok. Çünkü İsrail ihtiyacı olan akaryakıt ve diğer sanayi ve gıda maddelerini İslam ülkelerinden alıyor. ABD kendisine itaat etmeyen devletlere yaptırım uyguluyor. Bankalarındaki paralarını vermiyor. Ticaretlerini engelliyor. Türkiye’yi ortağı olduğu uçak fabrikasından çıkardı. F-35 ler için peşin ödenen paramızı vermiyor. Türkiye kendisine destek olacak müttefik bulamıyor. İslam ülkelerinin Türkiye gibi maddi problemleri yok. Onlar destek olsa, bu diktatörler yola gelir. İslam dini tevhit dinidir. Allah Müslümanların birlik olmalarını emrediyor. Müslüman geçinen Araplar hep, kâfirlerden yana oluyor. Birbirleri ile sürtüşüp, kâfirden yana tavır koyuyorlar. Suriye Rusya’nın yönetiminde, bize düşman, Irak ABD emrinde ve hizmetinde, Kuveyt ile Suudi Arabistan göbeklerinden ABD ye bağımlı. Libya’nın yeni diktatörü General Hafter ülkesini Fransa’ya pazarlamış. Meşru yönetime kafa tutuyor. Yeni çağın sömürgecileri olan ABD, İngiltere, Fransa ve onların veledi olan İsrail’e sadece Türkiye ile İran karşı durmaya çalışıyor. Onun için başları da beladan kurtulmuyor. İran ABD bankalarındaki paralarını alamıyor. ABD, NATO ortağı olan Türkiye’yi, teröristleri destekleyerek yola getirmeye çalışıyor. Gözü kara, cesur siyasetçi olan Başkan Erdoğan olmasaydı, Türkiye Suriye’den beter olurdu. Allah Türkiye’yi korudu. İslam devletleri bir araya gelmiyor. İsrail de masum Filistinlileri eziyor. Bizi kimse durduramaz diye dünya’ya kafa tutuyorlar. Ancak, Allah bu zulme rıza gösterenleri mutlaka cezalandıracaktır. 2019 yılında Kovit-19 ile başlayan belalar hiç eksik olmadı. Yer sarsıntıları, Orman yangınları, sel felaketleri, gibi afetler tüm dünyayı sardı. Orta doğudaki sürtüşmeler, Ukrayna savaşı gibi afetler, yeni kavimler göçünü meydana getirdi. Ezilen Müslümanlar ölüm pahasına kendilerini batıya atmak istiyor. Onlar da Müslümanları istemiyor. Arada kalan mazlumlar eziliyor. Birleşmiş milletler, uluslar arası kurumlar, sömürgeci üç devlet tarafından kilitlenmiş durumda, dünya bir imtihandan geçiyor. Müslümanlar Allah’ı unutmanın cezasını çekiyor. İslam yaşanmadığı için bu belalar başımıza geliyor. Bunun başka izahı yok. İslam teslim dinidir. Teslimler unutulmuş. Sadece namaz kılmak ile Müslüman olunmaz. Allah’a ve emirlerine teslim olmak gerekir. O zaman Allah’ın yardımı gelir. Mutluluk yaşanır. Sahabe kur’anın bütününe tabi olmuş. Saadet asrını yaşamıştı. 3/ÂLİ İMRÂN-103: Va’tasımû bihablillâhi cemîân ve lâ teferrekû, vezkurû ni’metallâhi aleykum iz kuntum a’dâen fe ellefe beyne kulûbikum fe asbahtum bi ni’metihî ihvânâ(ihvânen), ve kuntum alâ şefâ hufretin minen nâri fe enkazekum minhâ, kezâlike yubeyyinullâhu lekum âyâtihî leallekum tehtedûn (tehtedûne). “Ve hepiniz, Allah'ın ipine sımsıkı tutunun, fırkalara ayrılmayın! Ve Allah'ın sizin üzerinizdeki ni'metini hatırlayın; siz (birbirinize) düşman olmuştunuz. Sonra sizin kalplerinizin arasını birleştirdi, böylece O'nun (Allah'ın) nimeti ile kardeşler oldunuz. Ve siz ateşten bir çukurun kenarında iken sizi ondan kurtardı. İşte Allah, âyetlerini size böyle açıklıyor. Umulur ki böylece siz hidayete erersiniz.” Yukarıdaki ayette görüldüğü gibi kutsal kitabımızda, Allah’ın ipine tutunun, Fırkalara ayrılmayın diyor. Allah’ın ipi sırat-ı müstakimdir. Fırkalara ayrılmayın demek, birlik ve beraberliğinizi muhafaza edin. Hz. Peygamberimiz “O zaman Gücünüz gider.” buyurmuş. İslam işbirliği teşkilatı var. Ancak bir etkisi yok. İslam ülkeleri işbirliği yerine, birbirleri ile sürtüşüyor. Yahudi askerleri Hıristiyan kiliselerine giremiyor. Fakat camilerimize çamurlu pis postalları ile girebiliyor. Kutsal Mescit-i Aksa mahzun, Müslümanlar Cuma namazına bile alınmıyor. Filistinliler kendi ülkelerinde, camilerine girebilmek için terörist İsrail’den izin almak zorunda. Böyle Müslümanlık olmaz. Gerçekten inanan (Hak mümin)’ler topluca tövbe ve istiğfar ederlerse, belki Allah’ın yardımı alınır. Müslümanların karşısında kimse tutunamaz diye düşünüyorum. O zaman Allah, bir Selahattin Eyyubi gönderecek Kudüs’ü bir daha kurtaracak. Bu afatlar da, sona erecektir diye düşünüyorum. Aksi halde bu zalim Siyonistler, iblisin yardımı ile daha çok can yakacak, birçok İslam ülkesini tarumar edecekler. Zulüm ile kimse abat olamaz. Ancak, Zulüm ile kimse, bu güne kadar başarı kazanamamıştır. Yahudiler 15.YY. da İspanyadan kovulduklarını unuttukları görülüyor. O zaman onları sadece Osmanlı sahip olmuştu. Kemal Reis gemileri ile onları getirip Müslümanların başına bela etti. İspanya ve Almanya Yahudilerin ne kadar hain bir topluluk olduğunu bildikleri için ülkelerinden kovdukları anlaşılıyor. Cumhurbaşkanımızın bizim İsrail’e diyet borcumuz yok, demesinin nedeni budur. ABD ile Avrupa diyet borçlarını ödemek için terör devletine destek oluyor. Ama Pişman olacaklar. Konumuzu kısaca tekrar edelim. Karşımızda, Yahudi milyarderlerinin beslemesi, ABD ve Avrupa’nın şımarttığı, Uluslar arası hiçbir kural tanımayan, bağnaz bir terör devleti var. Senaryosunu kendisinin yazdığı, bir olayı bahane ederek, Mazlum Filistinlileri yurtlarından kovuyor. Ülkesini terk etmeyenler öldürülüyor. Bu olayı tüm dünya seyrediyor. Haklarını yemeyelim, bazı batılılar, bu soy kırımını protesto ediyor. Fakat dinleyen yok. Mazlum Filistin halkı çaresiz, yok oluyor. Bu olayın gerçek nedeni, Müslümanların İslam’ı yaşamaması, el yazması kitapları, kur’âna tercih etmeleridir. Son yıllarda yaşanan afetlerin bir imtihan olduğu çok açıktır. İslam toplumları hatalarını görüp, topluca tövbe edip, Allah’a yönelmeleri halinde, Allah’ın yardımı gelecek. Müslümanlar bu belalardan kurtulacaktır. İslam toplumlarında çok Selahattin Eyyubi’ler var. O çıktığında zalimler kaçacak delik bulamayacak. Çekilen çileler bir hikmet gereğidir. Mübarek günler de yaklaştı. Okuyucularımın Üç aylarını, Regaip Kandillerini şimdiden kutlarım. Milli uyanış için dua edelim. İns. 1 Ocak 2024 lutfitumturk@hotmail.com Lütfi TÜMTÜRK
|